Genel seçimde son düzlüğe girildi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde ölüm sessizliği var.
İki ismi garanti gören teşkilatın, üçüncü adayı çıkartmak gibi niyeti yok!
Murat Pulat gibi bir ismin il başkanı olduğu CHP’den başarı beklemek ne kadar doğru?
Deniz Yavuzyılmaz’ın listenin ilk sırasında olmasını hala hazmedemeyen Murat Pulat’da, ‘Saldım çayıra’ durumu mevcut.
Deva Partisi kontenjanından 3. Sıradan aday olan genç avukat Doğa Şanlıoğlu’nun henüz ismini bile öğrenemedi seçmen.
Milliyetçi Hareket Partisi, Murat Kotra’nın rüzgarına yelken açmış gidiyor.
İYİ Parti içinde yaşanan hesaplaşmalar MHP’nin işine yarayacak gibi.
Birçok partide seçime günler kala dağınık görüntü dikkat çekerken, en organize parti AK Parti gibi gözüküyor.
Özellikle Muammer Avcı’nın partiye kattığı hava muhteşem.
Bazıları kabullenemese de, Avcı’nın milletvekilliği Zonguldak halkını umutlandırıyor.
Milletvekili olmadan yaptıklarına şahit olan Zonguldaklılar, vekil olduktan sonra neler yapabileceğini tahmin ediyor muhtemelen.
Hamdi Uçar’ın sadece köyü olan Beycuma’da gördüğü ilgiliyi, Muammer Avcı’nın kent geneline yayması parti için büyük avantaj.
Merkezde Muammer Avcı rüzgarı, vadide Çolakoğlu, Tıskaoğlu uyumu sürerken, Ereğli’de garip işler oluyor.
Saffet Bozkurt ikinci sıranın verdiği güven ile rahat tavırlar takınıyor!
Yani 4. Sıra adayının azmi inanın Saffet Bozkurt’da yok.
Teşkilat desen evlere şenlik!
Saffet Bozkurt’un adaylığının ardından ilçe başkanı olan İbrahim Sezer’in, 2019 yılı yerel seçiminde CHP adayı Halil Posbıyık’ı desteklediğini tüm Ereğli biliyor.
Yine AK Parti ilçe yönetiminde olan Numan Korkmaz,
Ereğli Belediye Meclisinde AK Parti grup başkan vekili.
Halil Posbıyık ile yakın ilişkileri var.
2023 yılı bütçesi meclisten geçirilirken, evet oyu vermesi için, AK Partili meclis üyelerini aradığı iddia ediliyor.
Peki Saffet Bozkurt’un adaylığının açıklanmasının ardından, İbrahim Sezer ile CHP’li Halil Posbıyık’ı ziyaret etmesine ne demeli?
Geçtiğimiz dönem AK Parti Ereğli’den aday göstermemişti, bu seçimde aynı hata yapılmadı fakat  teşkilatın kendine çeki düzen vermesi kafa-kol ilişkilerine dikkat etmesi gerek.
Son olarak, yıllarca Zonguldak’ın başına bela olan yerli-yabancı ayrımının,
Ereğli teşkilatında sorun haline geldiği konuşuluyor.
Yapmayın beyler!
AK Parti Zonguldak’ta başarıya bu kadar yakınken, kendi ikbaliniz uğruna partiyi yakmayın.

HAZRETİ ÖMER
“Dürüstlük pahalı bir mülktür, ucuz insanlarda bulunmaz”
Demiş Hz. Ömer…
Ömer deyince Zonguldaklıların aklına, İslam tarihinde adaletiyle ünlenmiş bir sahabe geliyordu.
Ta ki 2019 yılına kadar…
Ömer Selim Alan’ın Zonguldak Belediye Başkanı olmasının ardından, Zonguldaklıların ‘Ömer’ algısı değişti.
Neden mi?
Göreve başladığımda kapıları kaldıracağım diyen Ömer Selim Alan, 3. Katı vatandaşa kapattı!
Gelir gelmez belediyeye yüzlerce çalışan alan Ömer Selim Alan, adaletli olmak yerine, yakınlarını, kolej arkadaşlarını, yakınlarının yakınlarını belediyeye doldurdu!
Partiyi ele geçirmeye çalışan Ömer Selim Alan, Mustafa Çağlayan’ı önce göndermek, sonra geri getirmek için Ankara yollarını aşındırdı!
Kendi güdümündeki gazetecileri kullanarak algı operasyonları yürüttü.
Kimini yancısı yaptı, kimini askeri!
Zaman zaman egosunun esiri oldu, ‘VİP araç ile deprem bölgesine gitti’ eleştirilerine küfür ile cevap verirken, VİP araçta değil beş yıldızlı otelde kaldığı ortaya çıktı!
Belediyeyi gırtlağına kadar borçlandırdı.
Hatırlarsınız, Ömer Selim Alan 2019 yılında görevi devralırken, Mustafa Çağlayan, Şeyh Edebali'nin Osman Gazi'ye öğütünün yer aldığı tablo hediye etmişti.
Ne yazıyordu o tabloda;
“Ey oğul! Sen beysin; bundan sonra üzmek bize,
Merhametli olasın, uysal olma sanadır.
İnsanların sözüne gücenip kızmak bize,
Dargın olanların gönlünü alma sanadır.”
Ne oldu sonra,
İlk olarak, ”Adı Ömer olduğu gibi adaleti de Hazreti Ömer'in adaleti olsun" diyen Mustafa Çağlayan’ın kellesini aldı.
Eskiden Adaleti hatırlatan Ömer ismi, şimdilerde Zonguldak’ta adaletsizliği hatırlatır hale geldi.
Ama az kaldı, bir yıl sonra yeniden Ömer denilince akla,
“Adalet olmadıkça ''Yönetimin”
Edep olmadıkça ''Asaletin''
Cömertlik olmadıkça ''Zenginliğin”
Güven olmadıkça ''Sevincin”
Kanaat olmadıkça ''Fakirliğin”
Alçakgönüllülük olmadıkça ''Yükselmenin" 
bir anlamı olmaz...”
diyen Hz. Ömer gelecek!
Ömer Selim Alan’ı bu şehre HZ. Ömer olarak yutturmaya çalışanlar ise, köşe yazıları gibi unutulup gidecek!

ÇAVUŞUN HALLERİ
Çavuşun namı ilçenin dışına çıkmış,
Borum her yerde ötsün isteyen çavuşun kaderi, yakın arkadaşıyla aynı olabilir.
Tezgah kurup hesap yapanlar unutmasın ki,
Kulun bir hesabı varsa Allah'ın da bir hesabı var, kuldan da büyük Allah var!
Ah çavuş ah, Deist misin, Ateist misin?
Yoksa karşındakinin dinine göre yön alan bir tip misin?
Çavuş, şerif ile çekişme halinde.
Ben şerifi ne tanırım, ne bilirim.
Yolda görsem tanımam!
Ama çavuşun namı her yerde konuşuluyor.
Pastane sohbetlerinin sponsoru, define işlerini pek seviyormuş!
Çavuş biliyor tabi define tutkusunu, kereste gibi işliyor sponsoru!
Deli çavuş ağlama
Tüfeğini yağlama
Şerifin atına binince
Karaları bağlama.

Kime hizmet edersin
Muhbirliği seversin
FETÖ’cülerle ne işin var
Yoksa, aynı yoldan mı gidersin.

Santimine biçtiniz bedel
Sizin ciğeriniz kaç para eder
Kurduğunuz kumpaslar
Devletin kulağına gider.