Çaycuma Belediye Başkanı TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesinin Çaycuma'da yaptığı toplantı sırasında yeniden gündeme gelen ve sonrasında kamuoyunda yoğun şekilde tartışılan Çaycuma eski cezaevinin durumuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Kantarcı açıklamasında şu görüşlere yer verdi: Geçtiğimiz günlerde TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesinin Çaycuma'da yaptığı bölge toplantısının tartışma konularından birini, atıl durumdaki Çaycuma eski cezaevi oluşturdu. ‘Kentin bellek mekânı' olarak tanımlanan yapının mutlaka korunması gerektiği Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Sayın Tezcan Karakuş Candan tarafından açık dille ifade edildi. Böylece kamuoyunun gündemine taşınan konu, ilçemizde, yoğun tartışmalara neden oldu. Basına ve sosyal medyaya da gündem olan konuyla ilgili, bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için aşağıdaki açıklamaları yapmayı zorunlu gördüm.CEZAEVİNE İLİŞKİN SÜREÇ AŞAĞIDAKİ GİBİDİR:Çaycuma Cezaevinin yapımına 1948'de başlanmış, 1951'de hizmete girmiştir. Bakanlığın tip projesine göre, geleneksel taş mimarisiyle yapılan cezaevi, 2009 yılında, fiziki şartlarının yetersizliği ve kapasite düşüklüğü nedeniyle kapatılmıştır. Ülkede aynı kategoride olup da ayakta kalan az sayıdaki yapıdan biridir.Adalet Bakanlığınca Hazine'ye devredilen yapıya müze fonksiyonu kazandırılarak korunması için bir önceki belediye yönetimi ile zamanın kaymakamı anlaşmaya varmış, durum, kamuoyuna da açıklanmıştır. Buna dair haberler gazete arşivinde mevcuttur.Göreve geldikten sonra yaptığımız imar planı revizyonunda, cezaevinin bulunduğu alan "müze alanı" olarak gösterilmiş, Kaymakamlıktan da belediyemize devri, iki kez, yazı ile istemiştir. Müze olmasa bile başka fonksiyonlar yüklenerek yapının ve dokunun korunması arzusu dile getirilmiştir.Çaycuma Kaymakamlığı bu talebe olumsuz cevap verdiği gibi imar planındaki "müze yeri" ibaresinin kaldırılması için yargıya başvurmuş, Bölge İdare Mahkemesi, Kaymakamlığın ‘yürütmeyi durdurma' talebini uygun görmüştür. Bu dava halen devam etmektedir.Çaycuma'da koruma altında olan tarihi yapıların çok az olmasını, yapının mimari değeri ile kent hafızasındaki yerini göz önünde tutan Belediyemiz, Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna başvurarak tescil talebinde bulunmuş, talep kabul edilerek bina koruma altına alınmıştır.Ancak, Çaycuma Kaymakamlığının, Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kuruluna başvurarak yapının tesciline itiraz ettiği, Yüksek Kurul'un bu talebi kabul ederek tescili kaldırdığı tarafımıza gelen yazıdan anlaşılmıştır.Bunun üzerine Belediyemiz söz konusu kararın iptali için Zonguldak İdare Mahkemesine dava açmıştır. Yürütmeyi durdurma talebimizin uygun bulunmadığı bu davanın da sonucu beklenmektedir.Şu aşamada, binanın yıkımına dair alınmış bir karar bulunmamaktadır.Belediye Başkanı sıfatı ile Çaycuma'nın bir kültür varlığının korunması için gerekli adımları attığımıza inanıyor, durumu kamuoyunun bilgilerine saygıyla sunuyorum.