Asgari ucrete yapılan zammın ardından dolmuslara da yapılan zam ile beraber hayatın daha da zorlaştığını söyleyen Uzun: "Ne olduysa ,iktidarın asgari ücrete yaptığı ve çokta abarttıkları zamdan sonra oldu. Kaynağı bu iktidar tarafından bir türlü bilinemeyen ,çok zorda kalındığı zaman ;dış güçlerin marifeti diyerek işin içinden çıkılan “zam yağmuru”artık yağmur olmaktan çıktı ,halkın nazarında doğal felakete dönüştü. En temel ve yaşamsal ürünlerin bir bir zamlanması yeterli olmayınca peşi sıra ,aynı ürünler bir daha zamlandı ,yetmedi bir daha zamlandı. Ve Ocak ayı bitmeden açlık sınırı yeni asgari ücreti geçiverdi.Kaynaklar şimdiden açlık sınırının 4.924 TL’ye ulaştığını söyleselerde,kılı kırk yararak enflasyonu çok hassas bir şekilde hesaplama yetisine sahip TÜİK açıklamadan ,bizce kimse inanmasın! Her gün her şeyin değiştiği ülkemizde ,şehrimizde dünden itibaren dolmuş ücretleri 4.50TL ‘ye çıkartıldı. Dolmuş esnafı ,yaklaşık iki ay içerisinde gelen iki zammın normal karşılanmasını isteyerek ,akaryakıttaki sürekli zammın ve diğer girdi maliyetlerinin de ki artışa ,şu andaki fiyatların bile yeterli olmadığını söylüyorlar. Öyle anlaşılıyorki bu alemde bir tek sorunu olmayan ve her geçen gün biraz daha ekonomik kayba uğrayıp yoksullaşan halkımız oluyor.Bir başka deyişle her türlü fatura halka kesiliyor. Kamusal bir hak olan ve belediyelerin güvencesindeki ekonomik ,çağdaş ,çevreci toplu taşımacılık hizmeti artık Zonguldak’ta bir yılan hikayesine dönmüş durumda.Tüm mahallelerde ulaşılamayan sokaklarda ki sakinler ,65 yaş üstü ücretsiz seyahat etme özgürlüğünü yitiren emekliler ,daha uygun fiyatlarla taşınabilmeyi umut edenler ,Zonguldak Belediye’sinin beceriksizliğinin ‘çözüyoruz çok az kaldı’ ‘A,B,C planlarımız var ‘ aldatmacasına artık inanmıyorlar. Her şeyin çivisinin çıktığını ,derin bir yoksulluk ve yoksunluk ağının her tarafı sardığını ifade edenler ise iktidarın gittikçe ötekileşten ve ayrıştırıcı bir dille uyguladığı ,muhalif olan herkesi hedefe koyan bir linç kültürüne maruz kalıyorlar. Algı yönetiminde üstlerine olmayan muhteremler ,halkın yaşadığı bütün ekonomik olumsuzluklardan ,neredeyse yine halkı sorumlu tutuyorlar. Ama artık deniz tükendi..... Cesaretiniz varsa her geçen gün ezdiğiniz ,yoksullaştırdığınız ,çaresiz bıraktığınız,memurların ,işçilerin ,emeklilerin ,gençlerin gözlerine bir yakından bakın bakalım ışığı görüyor musunuz?"