Bel altı ve şantaj kokan yazılarıyla ünlü Pusula Gazetesi patronu Ali Rıza Tığ yapmış olduğu haberler ve yazmış olduğu köşe yazılarıyla Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Hasan Tosun’u ve Hasan Tosun’un  ağabeyi olan Ak Parti Zonguldak İl Başkanı Zeki Tosun’u adeta hedef almıştı.

Yaşanılan bu fırtınalı sürecin arkasından bugün şok bir gelişme ile Ak Parti teşkilatı duruma tepki göstererek yazılı bir açıklama yaptı.

Yapılan açıklamada “Pusulasını şaşırmış kalemşörler” ifadesini kullanmaları ise aslında çok şey anlatıyordu.

Bakın, şok bir gelişme diyorum!

Çünkü Ak Parti’nin arka bahçesi gibi çalışan, ve Ak Parti teşkilatına yakınlığı ile bilinen Pusula Gazetesi’ne, AK Parti teşkilatı tarafından belki de en büyük tepki bu açıklama oldu.

Bizim yıllardır anlattığımız, canı yanan insanların yaşadığı durumu sonunda bugün Ak Parti teşkilatı da anladı.

Keşke birilerini anlamak için kendilerinin canının yanmasını beklemeselerdi.

Dün birileri itibarsızlaştırılırken, tehdit edilirken, kendi belediye başkanlarının özel hayatı yazılırken,

“Şaplakların sesi ırmak gıyından duyuluya!” başlıkları gazete manşetlerini süslerken de bu açıklamayı yapsalardı.

Neyse!

Bu konulara daha sonra tek tek geleceğiz.

Çünkü ortalık daha çok karışacağa benziyor!

Belli ki Ak Parti içinde bölünmeler, belli ki kırılmalar var.

Birileri düğmeye basmış gözüküyor.

Ortalığın karışmasını isteyen ve yaşanan kaostan beslenen birileri var!

Peki bu birileri kim olabilir?

Hadi gelin beraber akıl yürütelim!

Ak Parti Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan ve Zeki Tosun’un uzun süredir aralarının bozuk olduğu konuşulurken, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın bir yerde “Artık Zeki Tosun’un yüzüne bile bakmam!” dediği iddia edildi. Bu durumda Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın bir kenarda sessiz kalacağını düşünemiyorum.

Özellikle Belediye Başkanlığı görevi yerine Ak Parti İl Başkanıymış gibi davranan, teşkilatla adeta hesaplaşan Alan’ın bu konuların dışında olduğunu gerçekten hiç düşünmüyorum.

Yine Alan’ın yakın kankası, ağabeyi olan ve gece gündüz Öz-Süt’e beraber toplantılar yaptığı Ak Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar’ın da bu konuda Ömer Selim Alan’ın sırtını sıvazladığı ve gelecek olan seçimlerde Ak Parti’de Zeki Tosun’u kendine rakip gördüğünü düşünürsek yine Uçar’ın da kenarda sessiz kalacağını da düşünmüyoruz değil mi?

Ve son nokta ise bu isimlere yakınlığı ile bilinen, özellikle Hamdi Uçar ile arasındaki yakın dostlukları ile gündeme gelen bel altı ve şantaj kokan yazılarıyla ünü Pusula Gazetesi Patronu Ali Rıza Tığ!

Evet bir şey oldu ve birileri düğmeye bastı.

Önce Ak Parti İl Başkan yardımcısı Muammer Avcı bir kenara çekilmek istendi, şimdi ise sırada Zeki Tosun ve ekibi!

Zeki Tosun’a Muammer Avcı’yı yedirenler, bugün Zeki Tosun’u yemeye çalışıyor.

Tilki kurnazlığı demek böyle oluyor!

Evet bekleyip göreceğiz!

Bakalım daha neler olacak?

Ortalık karışacak vaziyet alın!

BUGÜNE KADAR SESSİZ KALAN TÜM SİYASİ PARTİ TEŞKİLATLARINA!

Belediye başkanlarınız, milletvekilleriniz, il başkanlarınız özel hayatları ile itibarsızlaştırılmaya çalışıldı, sesiniz çıkmadı.

Gazeteciler, milletvekilleri ve belediye başkanları tarafından tehdit edildi, sustunuz.

İş adamları, belediye başkanları, milletvekilleri, sivil toplum kuruluşu başkanları tehdit edildi, görmezden geldiniz.

Son gelinen noktada ise şunu iyi bilmeliyiz ki, itibar celladına göz yuman kişiler, bir gün itibar celladının kurmanı olacaktır!

KISSADAN HİSSE

ETME BULMA DÜNYASI!

Yaşlı adamın eşi evde tereyağı yapıyordu. Kocası da her gün evlerinin yakınındaki bakkala satıyordu. Gelini ve oğlu trafik kazasında hayatını kaybetmiş, iki torununu da onlar okutuyordu. Tek geçim kaynakları, buydu. Bakkal, yaşlı adamın dürüst biri olduğunu bildiği için onun getirdiği tereyağını hiç tartmadan tezgaha koyup satıyordu. Günlerden bir gün bakkalın içine şüphe düştü. Yaşlı adam gittikten sonra tereyağını tartmak istedi. Tereyağını teraziye koyduğunda çılgına döndü. Yağ bir kilo değil, 900 gram gelmişti."Bunu bana nasıl yapar?" diyerek, ağzına geleni söyledi. Artık o yaşlı adamdan tereyağı almayacaktı. Ertesi gün olduğunda yaşlı adam bakkala geldi ve tereyağını uzattı. Bakkal, sert sert baktıktan sonra"Utanmıyor musun sen. Daha buraya gelme" diyerek, yaşlı adama kapıyı gösterdi. Yaşlı adam şaşkındı. Ne olduğunu anlayamadığı için sakin bir biçimde cevap verdi: " Bir yanlışlık mı oldu efendim"Bakkal, yaşlı adamın sakinliği karşısında daha da öfkelendi."Adama bak bir de bir yanlışlık soruyor" dedi ve"Efendi senin bana verdiğin tereyağını tarttım bir kilo değil 900 gram geldi. Ayıp değil mi bu yaptığın. Hala konuşuyorsun."

Yaşlı adam utandı. Başını yere eğerek, "Bizim terazimize koyacak ağırlığımız yok, sizden bir kilo şeker almıştık onu ağırlık olarak kullanıyoruz"dedi.

Bu kez bakkal şaşkındı. Yaşlı adamdan özür dileyecekti ki, o çoktan kapıdan çıkıp gitmişti…