Aziz Nesin’e sormuşlar.
Zübük ne demek?
‘İt kağnı gölgesinde yürür, kendi gölgem sanırmış’
Diye cevap vermiş.
Bizim çiçeği burnunda vekilimiz Saffet Bey, bayramda almış mikrofonu eline.
Belli ki zatıalileri pek bir gaza gelmiş.
İki kelimede bir alkış bekliyor.
Alkışı aldıkça coşuyor.
İnsan kendini kolay kolay ölçüp biçemez.
Arkadan vuran akşam güneşinde yola düşen gölgesine bakması her zaman keyif verir.
Meğer ben neymişim diye düşünür.
Saffet Bey bayram programında yaptığı konuşmada, isim vermeden AK Parti Milletvekili Muammer Avcı’yı eleştirdi.
Geçtiğimiz günlerde Muammer Avcı, Ereğli-Devrek yoluyla ilgili açıklama yaptı.
Şöyle demişti;
"Özellikle Devrek ve Kdz. Ereğli halkımızın tamamlanmasını hasretle beklediği, Devrek-Kdz. Ereğli yolunda, bayramdan önce seriminim yapılacağını duyurduğumuz 2,5 km lik asfalt serimi dün itibari ile tamamlandı.
9 eskavatör, 2 loder, 2 dozer, 22 Kamyonla çalışmalarını yürüten yüklenici firma, bayram sonrası 2 temmuz itibari ile çalışmasına, Kdz.Ereğli, Çaylıoğlu yönünde devam ettirecek.”
Belli ki bu açıklama Saffet Bozkurt’u incitmiş.
Bayramda aldı eline mikronu
“Olayın içinde olmayıp da olayı sahiplenenlere teessüf ederiz” dedi
Soytarıya beylik vermişler ilk babasını asmış.
Saffet Bey de belli ki Muammer Avcı’ya diş biliyor.
Peki neden?
Muammer Avcı il başkanlığı döneminde de, Devrek-Ereğli yoluyla ilgili bizzat Cumhurbaşkanı ile görüşmüştü.
Cumhurbaşkanı bizzat talimat verdi.
Çalışmalar hızlandı.
Yani yılan hikayesine dönen Ereğli-Devrek yolu, Muammer Avcı’nın konuyu Cumhurbaşkanına bizzat arz etmesinin ardından çözüldü.
Muammer Avcı’nın Cumhurbaşkanına olan yakınlığı bazı çevreleri alenen rahatsız ediyor.
Bu yakınlık Zonguldak için büyük şans.
Bunu Ereğli-Devrek yolundan,
Kilimli sahil yolundan,
Sahil yolunun Filyos’a uzanan ikinci etabından çok rahat görebiliyoruz.
Güç zehirlenmesi yaşayan Saffet Bozkurt, henüz Zonguldak’ta ki Belediye sayılarını bilmezken.
Konuşmasında yanındakilere sorarken,
Muammer Avcı köşe bucak şehri gezip eksikleri tespit ediyor.
Saffet bey, teessüf edeceğine Avcı’ya teşekkür etsin!
Birde konuşmasının son kısmında Kandilli Belediyesini eleştiriyor.
Hiç güleceğimiz yoktu.
Saffet Bey, siz Kandilli Belediyesinin avukatlığını yaptınız ama.
Yıllarca Belediyenin parasını aldınız.
Şimdi ise, yıllardır yanınızda çalışan ve ortağınız olan Avukat savunuyor Kandilli Belediyesini.
Saffet Bozkurt’un bu eylemleri, sadece bana mı Zübükzade İbraam Bey’i hatırlatıyor?
TAVŞANA KAÇ, TAZIYA TUT!
Sutyen bedeni köşe yazılarından tartışılan bürokrat, aklınca tavşana kaç, tazıya ise tut diyor.
Ama her tuttuğu elinde kalıyor!
Akşam köşe yazarına ağız dolusu küfür ediyor, sabahına muhabirine mavi boncuk dağıtıyor.
Kurumun en stratejik noktasında çalışan kadın şef, müdürünün sutyen bedenini diline dolayan gazetecinin arabasında geziyor.
Tüm soruşturmalardan, ilk o gazetecinin haberi nasıl oluyor sanıyorsunuz.
Kömürlükte basılan, kazan dairesinde basan!
Eti yiyen, sucuğu yediren kim varsa.
Kadın şef uçuruyor haberi!
Sonra gazeteci haraca basıyor ahlaksızları!
Ahlaksızları sendika da koruyor.
Kadın şef ise sendikacıyı iyi tanıyor.
Kurumu müdür değil sendika yönetiyor.
Hal böyle olunca konu dönüp dolaşıp müdürün sutyen bedenine geliyor.
Eskiden samimiyetine güveniyordum, artık güvenmiyorum!
Kurum ve sendika arasında kurulan çarkın eseri olan kokuşmuş yapının bedelini Zonguldak geleceği ile ödüyor.
Kimin elinin, kimin cebinde olduğu belli olmayan bir kurumun yönettiği yerlerden iğrenç videolar geliyor.
Biz onları yayınlamayız.
Ama ahlak da çürüme tepeden başlar!
