16 yıldır basın sektöründe muhabirlik yapan, şimdiye kadar birçok depremi yer, büyüklük ve zaman olarak tahmin eden Timuçin Özat Girit adası yakınlarında beklenen depremin 8,1 büyüklüğüne ulaşması durumunda Zonguldak çevresinin hafif şekilde bu salınımı hissetmesi şaşırtıcı olmaz dedi. Özat yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi: AKDENİZ’DE BEKLENEN TÜRKİYE’Yİ ETKİLEYECEK 8’LİK DEPREM ve TSUNAMİ! Öncelikle bu yüzyıl içerisinde (2099 yılına kadar) Türkiye’de 7,5 büyüklüğünün üzerinde salınım ihtimalinin yok denecek kadar zayıf olduğunun altını çiziyorum. Lakin bizim yapılarımız 6,5 büyüklüğünde de ağır hasara maruz kalabiliyor hatta yıkılabiliyor o da ayrı bir konu! Girit- Rodos - Marmaris - Kıbrıs (Akdeniz) hattında, ciddi 2 ana şok ihtimali yakın vade de yüksek ihtimal! Yakın vadeden kastım birkaç senedir. Özet olarak, Dalma batma kırık hattı sistemi sınırında yer alan Girit adası yakınlarında Akdeniz merkezli aletsel büyüklüğü 8,1 büyüklüğüne kadar ulaşabilecek ve bir buçuk dakika sürebilecek mega bir atım beklenmektedir. Ülkemiz bu salınımdan ikincil olarak etkilenecek. Yunanistan ve Türkiye’nin konuyla ilgili araştırmaları mevcut. Bu kesimde bilinen ve büyüklüklerinin 8,o – 8,5 arasında olduğu tespit edilen 6 deprem ve ardından gelişen tsunamiler var. Benzer atım günümüzde beklenmektedir. Girit- Akdeniz’de yaklaşık 7 asırlık bir gerilme bu atıma yol açacak. 2012’den sonra bu kesimlerde 6,4 büyüklüğüne ulaşan salınımlar yaşandı. 4,o – 5,5 arasında da çok sayıda aktiviteler oldu. Bunlar beklenen büyük deprem öncesi öncü değil de uyarıcı salınımlar… 2026… (+/- 3 yıl) olmak üzere 2026 yılında, Girit - Akdeniz merkezli maksimum 8,1 büyüklüğünde salınım ihtimali çok yüksektir. Bu kesim yakın gelecek için yüksek çekincelidir. Çevre ülkeleri etkilemesi beklenen bu deprem ve tsunamiden Güneybatı Anadolu kıyılarımız da yer yer etkilenecek. Yunanistan’ın güneyi, Güney Ege ve Akdeniz’deki adalar başta olmak üzere Muğla, Aydın, İzmir, Antalya kıyılarımız ve Kıbrıs birkaç metrelik süpürtü dalgaları ve etkin titreşimden etkilenecek. Sarsıntının 8,1 büyüklüğüne ulaşması durumunda, Zonguldak çevresinin bile hafif şekilde bu salınımı hissetmesi şaşırtıcı olmaz. Asırlar önce yaşanmıştır. ADALAR, DALGALARIN ETKİSİNİ KIRICAK Türkiye kıyılarına ulaşacak tsunami dalgalarının etkisi, irili-ufaklı adalar sayesinde önemli ölçüde kırılacaktır. Adalar adeta koruyucu sed görevi görecek diyebiliriz. Bunların hepsi hesaplandı. Ancak yine de risktir! Kıyıdan uzaklaşmak için en az 20 dakika olacak. Depremin ardından zaten otomatik olarak uyarılar cep telefonlarına gelir. Ancak gelmeyen telefonlarda olabilir. Herkesin telefonunda, bir deprem uygulamasının olmasını tavsiye ediyorum. Diğer yandan, Rodos – Marmaris hattında da Akdeniz’de 7,o büyüklüğüne ulaşabilecek salınım olasılığı yüksek! ‘BİZDE OLMAZ’ DÜŞÜNCESİNDE OLMAMALIYIZ Deprem tatbikatlarının daha ciddi şekilde yapılması gerekiyor. Ayrıca, tsunami gerçeğini kabullenip bu konuyla ilgili hazırlıklar yapılmalı, tatbikatlar gerçekleştirilmeli. Sadece, Çök-Kapan-Tutun ya da deprem çantasıyla olmaz. 21 Temmuz 2017’de, Kos adası – Bodrum arasında yaşanan 6,5 büyüklüğündeki salınım, 30 santim yüksekliğinde tsunamiye neden olmuştu. Yarım metreye bile ulaşamayan dalgalar, tekneleri kıyıya savurmuş, onlarca aracı sürüklemiş, kıyıdan 100 metre içeriye girerek birçok ev ve iş yerinde su baskınına neden olmuştu. 30 Ekim 2020’de, Sisam adasının kuzeyinde, Ege Denizi’nde yaşanan ve İzmir’de 4 mahalle de can ve mal kayıplarına neden olan 6,6 büyüklüğünde (Bazı kaynaklarda 7,o) deprem, Seferihisar’da yer yer 1 metreyi aşan, bazı yerlerde bir buçuk metreye ulaşan dalgalar bazı yerlerde kıyıdan 1000 ila 1300 metre içeriye kadar girmişti. Girit depreminde dalga yüksekliğinin daha fazla olması kaçınılmaz. “Depremin yıkamayacağı tek şey öncelikle BİLİNÇTİR!”