<div><span style="font-size:16px;">Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, büyük madenci yürüyüşünün 28. yılı nedeniyle yayımladığı mesajda, “Yürüyüş, Zonguldak’ın kentlilik ruhu ve bilinci içinde hareket edip dayanışma içinde olunca neleri başarabileceğini gösterdi. Yürüyüşe önderlik yaparak bizleri ‘Zonguldaklılık’ ortak paydasında birleştiren Şemsi Denizer’i rahmet ve saygıyla anıyorum” dedi</span></div> <div><span style="font-size:16px;">Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, büyük madenci yürüyüşünün 28. yılı nedeniyle bir mesaj yayımladı. Başkan Kantarcı yayımladığı mesajda, “Zonguldak maden işçileri, 30 Kasım 1990’da havza tarihinin ilk yasal grevini başlattı. Kent içinde her gün on binlerce insanın katıldığı yürüyüşlerle taleplerini dile getiren madenciler bir sonuç alamayınca, 4 Ocak 1991’de Ankara yürüyüşüne başladı. Dünya sosyal tarihinde çok özel bir yeri olan yürüyüşe yüz bine yakın insan katıldı. Mengen çıkışında güvenlik güçlerince durdurulan yürüyüş, Zonguldak’ın kentlilik ruhu ve bilinci içinde hareket edip dayanışma içinde olunca neleri başarabileceğini gösterdi. Yürüyüşe önderlik yaparak bizleri ‘Zonguldaklılık’ ortak paydasında birleştiren Şemsi Denizer’i rahmet ve saygıyla anıyorum” dedi.</span></div> <div><span style="font-size:16px;">KENTİN KADERİNİ BELİRLEYEN KARARLAR ANKARA’DAN ALINMAZ</span></div> <div><span style="font-size:16px;">Zonguldak kömür havzasındaki olumsuz koşulların bugün de sürdüğünü belirten Kantarcı, açıklamasını, “Yaşanan grev ve gerçekleştirilen Ankara yürüyüşü bir kez daha gösterdi ki, bir kentin kaderini belirleyen kararlar Ankara’dan alınmaz. Dışarıda üretilen politikalar, çok doğru da olsa yerel halkın katılımı ve onayı olmadan çözüm olamaz, sorunu derinleştirmekten başka bir işe yaramaz. Bugün Zonguldak kömür havzasının genel görünümünün grev günlerinden çok daha kötü durumda olması bunu göstermektedir. Hep yinelediğim gibi, Zonguldak ekonomik gelişimi sektörel çeşitliliğin sağlanmasına, madenlerin herkesin katılımıyla oluşturulacak kararlarla yeniden düzenlemesine bağlıdır. Aksine tüm hareketler Zonguldak halkının tepkisiyle karşılaşarak, rafa kalkmaya mahkum olacaktır. İçinde geçtiğimiz zor koşullar aşılmaz değildir. Şimdi bize lazım olan aynı birlik ve beraberlik ruhuna yeniden sahip olmak, Zonguldaklılık ortak paydasında birleşmektir” diyerek tamamladı.</span></div>