Masal hepinizin malumu.
Alaaddin bir lamba bulur.
Okşar, içinden çıkan cin Alaaddin’e 3 dilek hakkı verir.
Bizim masalımız farklı.
Ama bu masalın aktörüne de birden çok dilek hakkı verilmiş.
Okulun etini evinde yemiş.
Çamaşırını okulda yıkatmış.
Yetmemiş hizmetliyi kendi hizmetinde kullanmış.
Hem de ne hizmet.
Eğitim yuvasını hareme çevirmiş.
Ama hizmetli müdürle yetinmemiş,
Başkalarına da hizmet etmiş.
Hem de kazan dairesinde.
Tencere dibin kara, senin ki benden kara.
Durum bu olunca, müdür ses çıkartamamış hizmetliye.
Öyle ya, ‘sana hizmet ederken iyiydi’ dese ne olacak?
Bunlar yaşanmış incelenmiş, araştırılmış.
Ardından şak ilçe müdürünün yeri değiştirilmiş.
Müdür eti yemeye devam etmiş.
8 yıl olan görev süresi dolan müdürün, görev süresini uzatmak için hummalı bir çalışma var bu günlerde.
Neden?
Muhtemelen daha çok et yesin diye!
Peki kim istiyor?
Bir milletvekili, bir sendikanın ilçe temsilcisi, bir de sendikanın il temsilcisi.
Devletin etinden, sütünden faydalanan bu zata sahip çıkan bir milletvekili var, inanabiliyor musunuz.
Sendikacılara ne demeli.
Demek ki eti hep birlikte yiyorlar.
Bu konunun sıkı takipçiyiz.
Okulun etine göz koyan leş kargalarını savunmak, görev süresini uzatmak için çalışmak ne akla ne de vicdana sığar.

DERYA AKBIYIK’IN KARDEMİR İLE İMTİHANI
Malumunuz son günlerde KARDEMİR’e ait kentin bağrına hançer gibi saplanmış, Uzunmehmet camisinin süliyetine zarar veren ve en önemlisi kent merkezini toza, pisliğe boğan kömür depolarının kaldırılması gündemde.
Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ınn bu konuda girişimleri bulunuyor.
Geçmişte de girişimlerde bulunuldu fakat, Karabük lobisini aşamadık.
Şimdi işler değişti.
Zonguldak merkezinin hava kalitesini düşürdüğü raporlarla ortada olan, KARDEMİR’e ait kömür ve cevher depolarının kaldırılması konusunda tüm Zonguldak hem fikir.
Bir kişi hariç!
Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık.
Derya Bey bu konuda çok agresif bir tutum sergiliyor.
Hatta ‘Tozdan rahatsız olan varsa Zonguldak’ı terk etsin’ diyebilecek kadar pervasız!
Hayırdır Derya bey?
“Zonguldak adına biz ne dersek o”
Diyecek haddi siz kimden alıyorsunuz?
Derneğinize sadece gazeteciler değil, gazeteciliğe gönül verenler adı altında üye yaptıklarınızdan mı alıyorsunuz bu gücü?
Gidenlerin de bilet paralarını vermeyi teklif ediyor.
Hangi bütçe ile?
Başkanlığını bırakmamak için kırk takla attığınız cemiyete ait lokalin kira parası mı size, ‘beğenmeyen gitsin’ diyecek cesareti veriyor?
Derya Bey ben Akın Kavi olarak, KARDEMİR’in yurt dışından getirdiği ve Zonguldak’a hiçbir katma değeri olmayan, ithal kömürün tozunu solumaktan rahatsız oluyorum.
Ben ve benim gibi bu tozdan rahatsız olanlar bu şehirden gitmeyecek.
O depo bu şehirden gidecek!
Kimse demagoji yapmasın.
Bakınız, Derya Beyin asıl derdini size anlatayım.
Hiç adını duymadığımız gazeteleri var bu zatın.
Haftalık olarak çıkıyor.
Hiçbir karşılığı yok kentte.
Eline alıp okuyan hiçbir Zonguldaklı yok.
Bu gazeteler için KARDEMİR’den hatırı sayılır abone bedelleri alıyor.
Ömer Selim Alan canlı yayında Derya Akbıyık’a, ‘Kardemir’de hisseniz var herhalde’ demişti.
Hissesi var mı bilmiyoruz.
Ama aldığı abone ücretlerini, kestiği faturaları biliyoruz.
İşte Derya Akbıyık’ın, KARDEMİR’e giden vagonların, neredeyse önüne yatacak kadar yaptığı aymazlığın sebebi bu.
Hiçbir Zonguldaklının yerli kömür ile sorunu yok.
Ama KARDEMİR’in, daha fazla kar elde etmek için ithal ettiği kömürün tozunu biz çekemeyiz.
Sayın okur, Zonguldak’da son günlerde turizmi geliştirmeye dayalı çalışmaları izliyoruz.
Hangi turist kente gelip toz solumak ister?
Derya beye teklifim şu, KARDEMİR’den aldığınız abone ücreti neyse biz onu, fatura karşılığında ödemeye razıyız.
Ama Zonguldak’a bu zulmü reva görmeyin!

BAYRAMIN ARDINDAN
Kurban Bayramını geride bıraktık.
Bizler için, dini vecibelerin ve huzurun yanı sıra iyi de bir dinlenme fırsatı oldu.
Bayramlaşma töreninde Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz’ın yaptığı konuşma önemliydi.
“Bayramlar birlik olmanın kardeşlik duygusunu yaşatmanın güzelliklerin günleridir.
Bugünde ilimiz adına yaşamanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Tüm taraflar vatandaşlarımız güzel bir ortamda kardeşlik duygusu içerisinde kutluyoruz.
Yakın zamanda da seçimler oldu.
Bu kardeşlik duygusunu seçim sürecinde bayram süreci içerisinde geçirdik. Şükür herhangi bir olumsuzluk yaşamadık.
Zonguldak paydasında birleşmeyi başardığımızı düşünüyoruz.”
Bu sözler gerçekten önemliydi.
Her siyasi görüşün bir arada bulunduğu protokol bayramlaşmasında, verilebilecek en güzel mesajları verdi sayın vali.
Bende aynı görüşteyim.
Zonguldak paydasında birleşmeliyiz.
Lakin safları sıkı tutmak gerekir.
Çünkü şeytanlar araya girmek için fırsat kolluyor!

BÖYLE BAŞA BÖYLE TARAK
Kurban Bayramında düzenlenen protokol bayramlaşmasında, CHP İl Başkanı Murat Pulat’a, Elmas TV Haber Müdürü Ergin Özkul mikrofon uzattı.
Bayramla ilgili görüşleri ve Zonguldaklılara vereceği bayram mesajını duymak istedik.
Cumhuriyet Halk Partisi, AK Parti’den sonra en çok oyu alan ikinci parti.
Zonguldak’ta binlerce seçmeni var.
İşte bu partinin il başkanı, mikrofona iki kelime konuşamadı.
Bize bir kızgınlığı yok.
Murat Pulat’ın hitap problemi var.
Koca ana muhalefet partisinin il başkanı iki kelam edemiyor.
Seçimlerin müzmin kaybedeni Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Zonguldak’ta Murat Pulat temsil ediyor.
CHP’nin neden seçim kaybettiği sorusunun cevabını çok uzakta aramamak gerekir.
Böyle başa, böyle tarak!

KURBAN BAYRAMI VE KÖPEKLER
Prof. Dr. Tevfik Özlü, kurban bayramında uyardı.
Sakatat olarak tüketilmeyen hayvan organlarının özellikle köpeklere verilmemesini söyledi.
Kistli organların köpek tarafından yenilmesi durumunda bağırsaklarındaki parazitlerin olgunlaşarak yumurtaları dışkısıyla tekrar toprağa atılacağını dile getirdi,
Sonra bu köpeklerin yüzünden ne oluyor biliyor musunuz?
Marul, maydanoz, dereotu, roka gibi çığ yenen sebzeleri aldığımızda, bu yumurtaları da almış oluyoruz.
Bunlar insanda yerleşip karaciğerde, akciğerde, kalpte, dalakta, beyinde kistlere neden oluyor.
Yaa görüyor musunuz?
Bir köpek ne işler açıyor insanın başına.
Şimdi gelelim bizim köpeklere.
Belli ki bu bayram aç kalmışlar.
Eti zaten bulamıyorlar, malum işler kesat.
Sakatat içinde çok eşelediler ama, havlamalarından anladığımız kadarı ile onu da bulamamışlar.
Bu köpekler Zonguldak’a hep zarar.
Sesi zarar, salyası zarar, dışkısı zarar!
Sakatatı kesilen bu köpeğin, belediye imkanları ile yapılan, Sipahiler’de bulunan barınağına gitmesi gerekiyor.