İnanış Gazetesi yazarı CHP'de son dönem yapılan danışma kurullarını, bu toplantılarda yaşanan tartışmaları değerlendirdi...

İŞTE O YAZI...

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak İl Örgütü, İlçe ve İl Danışma Kurulu toplantılarını tamamladı.
İlçe Danışma Kurullarında, o ilçedeki üyelerin ve gönüldaşların katılımı çok düşüktü.
Diğer ilçelere göre en derli toplu katılım Ereğli ve Çaycuma'da oldu.
Ancak tüm ilçelerin yöneticileri birbirlerinin toplantılarına disiplinli ve düzenli olarak katıldılar.
Genel anlamda bakıldığında, Danışma Toplantılarında aynı çevreler birbirlerini ağırladılar.
İl Danışma Kurulu da tüm örgütün katılımıyla yapıldı. Son yılların en kalabalık toplantılarından birisi oldu.

[*][*][*]
Toplantılar "Danışma" olarak tanımlansa da, genelde ve özelde, önümüzdeki mahalli seçimlere yön verecek fikirlerin tartışıldığı toplantılara dönüşmedi.
Özellikle İl Danışma Kurulu, 22 kişi konuşmasına rağmen örgütsel çalışmalara katkı verecek bir sonuca ulaşmadı.
Kamuoyuna net bir mesaj verilemedi. 
İl Başkanı Hakkı Güney'in açılış konuşmasında yaptığı uyarılar ve temenniler kayboldu gitti.
Bu konuşmalardan tek cümle basında yer almazken sadece önceki dönem Milletvekili Şerafettin Turpcu'nun Genel Merkez ve İl Örgütüne yönelik eleştirileri basında yer buldu.

[*][*][*]
Kürsüye çıkanlar genellikle hep aynı insanlar olduğu için ve her seferinde birbirleriyle polemik yarattıkları için heyecan verici bir ortam doğmadı.
Çünkü artık bu camiada herkes birbirini tanıyor ve yaş ortalaması 50'nin üzerinde.
Yani CHP'de 50 yaşın altındakiler "genç" sayılıyor.
Hal böyle olunca yeni yüzler parti ile buluşamıyor.
Aslında bu durum sadece Zonguldak'a özel bir durum değil ve her tarafta aynı tablo var.
Çünkü bu tablo genel anlayışın bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Parti de şu veya bu şekilde bir koltuk sahibi olanlar, (siz buna kaset, yaşlılık, ölüm, öndekinin seçim nedeniyle ayrılması gibi sebepler ekleyebilirsiniz) o koltuğu öylesine sahipleniyorlar ki, kendileri olmazsa parti biter sanıyorlar.
Cumhurbaşkanının AK Parti giderse memleket batar demesi gibi bir durum yani.
Daha da kötüsü koltuğu ele geçirince, o koltukları doldurabilecek ve kendilerinden iyi olduklarına inandıkları kişileri partiye davet etmek yerine, olanları da uzaklaştırmanın yollarını arıyorlar.

[*][*][*]
Neyse uzatmayalım Eskişehir de 80 yaşını geçmiş Belediye Başkanının yerine yeni aday bulunamıyor.
Ereğli de yaşı 70'lerinde olan Halil Posbıyık'tan başkasıyla seçim alamayız endişesi var.
Zonguldak'ta aynı yaşlardaki Muharrem Akdemir'in yenden adaylığını konuşanlar var.
Dahası 9 kez seçim kaybeden Genel Başkan hala yerinde ve çevresinde o makamı dolduracak ele avca gelir isim yok.
Aslında CHP'nin muhalefette kalma başarısını kimseye bırakmayan ve dünyada örneği olmayan bu tabloyu yaratan kadrolarını, daha da önemlisi çalışma sistemini akademik bir çalışmayla ortaya koymak lazım.
Bence Türkiye'nin en önemli sorunu budur.
Çünkü artık iktidarın neresini tutsanız dökülüyor. Böyle bir iktidarı ancak muhalefet ayakta tutabilir.
Ülke genelinde ve Zonguldak özelinde öylesine siyaset malzemesi var ki muhalefet sadece seyrediyor.

[*][*][*]
CHP ilçe başkanları ve il-ilçe yöneticilerinden bazıları belediye başkanlığı ve meclis üyelikleri için istifa ediyorlar.
Gerçekten aday olacaklarına mı inanıyorlar, yoksa seçim sürecinde sorumluluk almaktan mı kaçıyorlar, çok merak ediyorum.
Çünkü aday olduğunuzda performansınıza bakarlar, Zonguldak'ta CHP'nin ne başarısı var ki?
Ama vekil söz verdiyse, olağanüstü kongre döneminde imza pazarlığı yapıldıysa gibi seçenekler de aklıma gelmiyor değil!
Burası CHP tüm seçenekler imkan dahilindedir.
Zaten kurallar ve kıstaslar olsa bu kadar muhalefette kalınmazdı.
Önemli olan memleket ve millettir, onlar için hayırlısı olsun.

 
 
 
Editör: TE Bilisim