Uzun açıklamasında: "Yılbaşı gecesi “Talih kuşunun” sıralı tam listesini heyecanla beklerken (bunu lafın gelişi söylüyorum, eskiden beklenirdi çünkü) olmadı amortiye bakardık.
Kısmetimizde  bu yıl Devlet babanın yağdırdığı zamlar varmış meğer!!
TV’lerde eğlence programlarını izlerken ,alttan geçen zam başlıkları yeni yıldaki kaderimizi ve çekeceklerimizi belirledi.
2010 yılında AKP iktidarının ülkeyi hizaya çekmeye  çalıştığı  ilk referandumda “Yetmez ama evetçiler” diye bir seçmen kitlesi oluşmuştu.
Bu kitle Avrupa Birliğine gireceğimizi  ve onların yaşam standardına ulaşacağımız hayallerini anlattı durdu.
Demokraside, adalette, sağlık ve eğitim gibi konularda onlara benzeyemesek de bazı konularda onlara benzedik.
En verimli topraklara sahip iken, dilimle karpuz ,taneyle elma, patates ,soğan alır olduk!
Bir kişinin iki dudağı arasına endeksli ekonomik modelimiz ,asgari ücretliden  sonra emekliye de  göz kırptı. 
Herkesin anlayacağı gibi açıklamaya çalışalım;
Dayakçı Sevgili, ben sana aşığım diyor. Sevgilisini aç bırakıyor ama ben açım dersen şiddetin her türlüsünü uyguluyor. 
Türk-İş'in  Aralık 2021 verilerine göre açlık sınırı 4013,76 TL  ,TÜİK "e göre 3.192 TL iken sevgiliye 2500 TL verdiler!
Peşinden de televizyonlara çıkıp sevgiliye seslendiler. Şikayet edip sokağa çıkan olursa haddini bildiririz! 15 temmuzu unutmayın.
Kadın cinayetlerine de "aşk cinayeti" deniyor bu ülkede. Katledilen yüzlerce kadınımız kendilerine aşık olan koca, sevgili, eski koca, eski sevgili tarafından boğazlanıyor ama "çok sevdiğim için, kıskandığım için öldürdüm" diyor aşığım diyenler. Ne kadar benziyor değil mi? İşkenceye, eziyete, tacize, açlığa itiraz eden sevgili dövülüyor, öldürülüyor, tehdit ediliyor. Neden???...Aşktan.
2500 TL ile ancak ölürsün bu ülkede. Hem de sevile, sevile...
Aşktan anladıkları bu işte! Bizi çoook seviyorlar çok."

Editör: TE Bilisim