Öfkenin öncesi delilik, sonrası pişmanlıktır.
Ali Rıza’nın kaleme aldığı yazılar artık amacını aşmaya başladı.
Kent ormanında içtiği viskinin etkisiyle yazmadıysa bu yazıyı, çok öfkeli olduğunu anlamamız mümkün.
Kendine yapılan eleştirileri cevaplamak yerine, eleştiri yapan hakkında iftira ve küçük düşürme çabasına giren Ali Rıza, son yazısında devletin Valisini ayan beyan tehdit ediyor.
Neymiş efendim Devletin Valisi ve Milli Eğitim Müdürü, milletvekili adayının baskısıyla kendisini terbiye etmeye çalışıyormuş!
Yahu seni baban terbiye edememiş ki, yazdığın yazılarla sayısız insana iftira atıyorsun!
Korkudan sokağa çıkamadan, kafesteki kuş gibi şehre nifak tohumları serpen bu zatın akıl ve ruh sağlığı her geçen gün bozuluyor.
Senin karın, sana güvenerek işe gitmeyecek.
Devletin kurumunu babasının çiftliğine çevirecek.
Basın yoluyla iftiraya uğramaktan korkanlar, buna sesini çıkartmayacak.
Ondan sonra ‘beni terbiye etmeye çalışıyorlar’ diye ağlayacaksın.
Hadi oradan terbiyesiz!
Devlet memuruna sahip çıkar diyorsun.
Çıkar tabi. Ama önce memurunun işe gitmesi lazım!
Sen bürokratları tehdit edeceksin.
‘Pusu’ya düş, Pusula’ya düşme’ diye göz dağı vereceksin.
Abin ayrı at koşturacak, karın ayrı at koşturacak!
“Bundan sonra bizim filmlerimizi seyredeceksiniz!” demek ne demek?
Devletin Valisine, bürokratına ‘işgüzar’ demek ne demek?
Vali Bey ve İl Müdürünün telefonuna ulaşamadığı için çok sinirlenmiş.
Senin bu şehirde yaptıklarını cümle alem biliyor.
AK Parti Milletvekili adayı Muammer Avcı’ya attığın iftiraları cümle alem biliyor.
Buna rağmen Mustafa Çağlayan ve Ömer Selim Alan ile nasıl bu kadar samimisin ona aklım ermiyor.
İnsanın aklına kötü kötü şeyler geliyor sonra!
Görüşü, kimliği ne olursa olsun, biz devletin ilimizdeki temsilcisi olan Valiyi, ite köpeğe yem etmeyiz!

BELEDİYE BORÇ BATAĞINDA
Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan, kritik seçim öncesi 750 belediye çalışanı ile toplu sözleşmeyi imzalamamış, işçileri ve ailelerini enflasyona kurban etti.
İşçiler tepkili. Yakında hiç maaş alamayacak duruma gelmekten korkuyorlar.
CHP’li Çaycuma ve Ereğli Belediyesinde çalışan hiçbir çalışanın böyle kaygısı yok.
Ömer Selim Alan, iktidarın tüm nimetlerinden faydalanmasına rağmen, belediyenin borcunu nasıl üçe katladı peki?
Doğrudan temin alışkanlığı yüzünden!
Selim Alan’ın ilk bir yıllık görev süresinde, Özel Kalem Müdürlüğü için kendisinden önce görev yapan CHP’li Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’den iki kat fazla harcama yaptığının ortaya çıkmıştı.
Bu durum, Denetleme Kurulu raporlarına da yansımıştı.
Bir fotoğrafçının kaşesinin sahtesini yaptıran ve o fotoğrafçı adına sahte imza atarak teklif mektubu veren Serkan Aycı ve eşi bu sayede binlerce lira para kazanırken, fahiş fiyatla verdikleri hediyelik eşya ve promosyon ile Zonguldak Belediyesi’ne sattı.
Serkan Aycı ile karısının şirketlerine, üçüncü firmanın haberi olmadan doğrudan teminle binlerce liralık iş verildi.
Ömer Selim Alan’ın çabası ile Ak Parti Merkez İlçe Başkanı olan Hüseyin Yıldız’ın elektrik dükkanından doğrudan temin ile binlerce liralık satın alma yapıldı.
Baston, çikolata, dezenfektan, temizlik malzemesi derken Selim hep Alan oldu.
İşçiye verme zamanı geldiğinde ise sağıra yatıyor!
Bak Sayın Ömer Selim Alan;
O dönem AK Parti Merkez İlçe Başkanı ve sonradan görevden aldırdığın Mustafa Çağlayan, o koltuğa oturduğun gün sana şöyle demişti;
Artık Selim’e Ömer gibi adaletli olmak yakışır. Hakkaniyetle yönetmek yakışır. Adaletin terazisini herkese eşit olarak vermek uygulamak yakışır”
Sen Ömer gibi adaletli olmak yerine, Ebu Lü'lüe gibi arkadan bıçaklamayı tercih ettin!
Suya yapılan fahiş zamda, belediyenin düştüğü borç batağına çare olmadı!
Olan Zonguldak’a oldu.
Az kaldı.
Merkezi iktidar Zonguldak için elinden geleni yaptı.
Ak Partinin yeniden Zonguldak Belediyesini kazanması için, alan değil, vatandaşa hizmet veren bir isme ihtiyaç var.

HAYIRLI OLSUN AYDIN ERGENÇ
Kızılay Şube Başkanlığı görevini yürütürken, adının karıştığı şaibeler nedeniyle görevden alınan Aydın Ergenç, sessiz sedasız İstanbul’da nikah yapmış.
En samimi arkadaşı Ali Rıza bile Aydın Ergenç’in dünya evine girmesini haberleştirmemesi enteresan.
Allah hayırlı uğurlu etsin.
İlk eşiyle ne sebeple, nasıl ayrıldığını bildiğim için, yeni eşine şans dilerim!
Aydın Ergenç’in bana milyonlarca lira borcu var.
Borcu inkar etmiyor fakat ‘param yok’ gerekçesiyle ödemiyor da.
Umarım takı paralarıyla borcunun en azından ilk taksitini öder.
Bak ben milyonlarca lira borç ödedim, bir Allah’ın kuluna borcum kalmadı.
Çünkü borç namustur!