Sarsık yaptığı paylaşımda: " CHP Kilimli İlçe başkanı olan Erol Sarıal adındaki şahıs yapmış olduğu açıklamalar kısmında şahsım ile ilgili gerçeği yansıtmayan yalan söylemlerde bulunmuştur. Benim gazetelerde ismimim veya resmimin basılması diye bir derdim yoktur. Bunu ne Erol Sarıal'ın ne de bir başkasının açıklama hakkı da haddi de değildir. Çok şükür Zonguldak' ta tarihinde ilk kez " Siyasal Pazarlama: Zonguldak'ta Seçmen Davranışı " üzerine ilk kez bilimsel çalışmayı yaparak Yüksek Lisans yapmış birisiyim. Bu diplomam gereği gerektiğinde kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma gibi bir görevim olduğunu da düşünmekteyim. Üyesi olduğum partide ise yapılan yanlış işlere seyirci kalmamamda gerekir. Bunun mücadelesini halende vermekteyim. Üç( 3 ) tane belge açıkladım. Belgelerden birinci belgeye istinaden açıklamalarda bulunmaktadır. Diğer iki belge hakkında açıklama yapmamaktadır. Burada sanki beni suçlu gösterip kendisini haklı çıkarırcasına açıklamalarda bulunuyor hatta bunu savcılık makamının takipsizlik kararı vererek yapılan işlemin doğruluğuna vurgu yapmaya çalışmıştır. Daha önce de belirttim beni tanıyan dürüstlüğümle tanır. Ben işin gerçeğini kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Birinci belge olarak adlandırdığım Erol Sarıal' a ait dilekçe yalan beyandır. Çünkü 21.10.2019 tarihinde Zonguldak Merkez İlçe Başkanlığında askıya çıkarılmış olan üye listesinde adı bulunmaktadır. Neden dört gün önce adres değişikliği yaparak Kilimli üyesi olmuştur. Kilimli'den seçme ve seçilme hakkını elde edebilmesi için 30 Haziran 2019 tarihi ve öncesi ikametgah değişikliğini yapması gerekirdi. İlçeler arası nakil diye bir durum söz konusu değildir. Hangi Genelge hükmü bu durumu açıklamaktadır. O Genelgeyi de gösterip okuması gerekirdi. Kendisiyle ilgili İlçe yönetim Kurulu Kararının alınmasına gerek olmadığını bahsetmektedir. Madem öyle aşağıda açıklamış olduğum 2 numaralı belge de " İlçe Yönetim Kurulunun 21.10.2019 tarih ve 2019/33sayılı kararı ve aşağıdaki gerekçe ile kabul edilmiş olup itirazınız doğrultusunda işlem yapılmıştır." denilerek toplanmayan İlçe Yönetim Kuruluna ve olmayan 2019/33 sayılı karara atıfta bulunma gereği duyulmuştur. Çok çalışmaktan bahsetmekte konuşmasında açıkladığım üç (3 ) belgeye ait işlemler aynı günde jet hızıyla nasıl yapılmış hayret etmekteyim. Ben buradan tüm kamuoyuna şu mesajı vermek isterim. Siyasi ikbal uğruna yüce ATATÜRK' ün ve onun partisi CHP' nin kurumsal kimliğine sığınarak dürüstlük edebiyatı yapmamalıdır. Ne yazık ki bu partide bu yapılmıştır. Sormak isterim kamuoyu önünde 2020 yılında CHP Kilimli İlçe Başkanlığında 22 tane dilekçe tanzim edilerek ve bu dilekçelerde benden gizlenerek partiden ihracım neden sağlanmıştır? Yalan ve iftiralarla dolu dilekçelere belge de göstererek atıfta bulunsaydı. Çamur at tutmaz ise izi kalır hesabı yapılacak ondan sonra 22 tane dilekçe de imzası olanlar benim karşımda ATATÜRKÇÜ ve CHP' li olup ahkam kesilecekler nerdeyse ben suçlu olacağım. Hukuk önünde bunun hesabını sormaz isem namerttim. Benim Erol Sarıal ve Erol Sarıal gibilerden alacağım tavsiyeye ihtiyacım yok. Herkes hakkını ve haddini bilmelidir. Hodri Meydan! Kimse makamı ve mevkisi ne olur ise olsun kanunların ve hukukun üzerinde bir güç değildir. Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi 13.10.2019 tarihinde "2019 yılına ait Kilimli CHP İlçe Yönetim Kurulu karar defteri " için müzekkere yazısını yazmış. Bugüne kadar gelmiş olması lazım. Böyle bir durumdan haberi yokmuş gibi davranması da ayrı bir garabettir. İlgililere ve Kamuoyuna saygıyla duyururum."