Zonguldak Maden Mühendisleri Odası binasının yıkılması konusunda düşüncelerimi, daha önceden de yazdığım gibi binanın yıkılması, binanın yıkılmaya kalkılması Zonguldak tarihine yapılan en büyük ihanettir.

Fakat bu işi dine, inançlara hakaret ederek, bu işi provokasyona sokarak binanın yıkılmamasını sağlamaya çalışmak da Zonguldak’a, Zonguldak insanına en büyük hakarettir.

Engin Zaman’ın yapmış olduğu paylaşım kesinlikle kabul edilemez.

Savunulamaz.

Savunulması teklif dahi edilemez.

Basın yayın organlarından Engin Zaman’ın yapmış olduğu paylaşımı okumuşunuzdur.

Ben burada tekrardan yazıp da bu tür sözleri, dinimize hakaret içerdiğini düşündüğüm sözleri dillendirmeyeceğim.

Yerel medyanın da bu konuda biraz daha özverili olması gerekiyor.

Bu tür insanları ayrıştırıcı, provokasyon içeren haberleri topluma sunarken özen gösterilmesi gerektiğini düşünenlerdenim.

Çünkü küçük bir fitilin ateşlenmesi, insanları geri dönüşü olmayan bir yola sokabilir.

Bu ülkede kim neye inanıyorsa inanabilir.

Kimi Hristiyandır, kimi Müslümandır, kimi Yahudidir

Ama hangi dine mensup olursan ol, bu ülkede diğer bir inanca saygısızlık yapamazsın!

Yasalar bunu diyor.

Son aldığım bilgilere göre Engin Zaman hakkında adli işlem başlatılmış.

Yargı en iyi kararı verecektir.

Özgürlükten bahsediyoruz devamlı.

Bahsediyoruz ama özgür olmak, başkasının inancına, haklarına saldırı anlamına gelmemektedir.

Özgürlük başkasının sınırları alanına girdiğin an biter.

Engin Zaman’ı iyi tanırım.

İyi bir mağara bilimcidir.

İyi bir turizmcidir.

Ama keşke bu alanlarda yapmış olduğu işlerle, açıklamalarla gündeme gelseydi.

Olmadı Engin Zaman, bu sefer olmadı!

Bu paylaşım sana yakışmadı.

Bir de şimdi, İYİ Parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve Maden Mühendisleri Odası yetkililerinin zor durumda kalma olayı var.

Biliyorsunuz ki, Engin Zaman Elvanpazarcık Beldesi’nde İYİ Parti ve CHP’nin ortak belediye başkan adayı olmuştu.

İYİ Parti İl Başkanlığı kendilerini açıklama yapmak zorunda hissediyor. Bir açıklama yaparak “Bizim üyemiz değildir. Seçimden sonra partimizle bir ilişkisi kalmamıştır” diyor.

Maden Mühendisleri Odası binasının yıkılmaması, Zonguldak tarihine ihanet edilmemesi için uğraşan, madenciliğin olmazsa olmazı Maden Mühendisleri, şimdi bir de bu olayla ilişkilerinin olmadığı konusunda açıklama yapmak zorunda kalıyor.

İşin kısa özeti Engin Zaman kuyuya bir taş attı.

Bakalım bu taşı kaç kişi çıkaracak!

BÜTÜN HERYERİ YIKALIM!

Maden Mühendisleri Odası’nın bulunduğu yerden başka bir yere alınmak istenmesindeki sebeplerden bir tanesi de içeride alkol satışının olması diye iddia ediliyor. Bunun sebebi de karşısında yeni yapılan Uzun Mehmet Camisi’nin olması diye gösteriliyor.

Şimdi Zonguldak’ı bilmeyenlerin kafası karışmasın!

Karşısı dediysek İstanbul boğazının iki yakası gibi…

Biri bir uçta, diğeri öbür uçta.

Böyle bir mantık olabilir mi?

Neymiş, “Camiyi gören bir yerde alkol alınamazmış”

O zaman camiyi gören bütün evleri yıkalım.

Caminin yanında olan Alaborina’yı yıkalım.

Cami çevresinde bir tane alkol satan mekân bırakmayalım.

Ne dersiniz?

Bu mantığın sonu buraya gidiyor.

Özgürleşmek diyoruz, turist neden gelmiyor diyoruz ama Zonguldak’ın önünü her geçen gün tıkamak istiyoruz.

Bırakın, düşün şu milletin yakasından!

Namazını kılmak isteyen kılsın, içkisini içmek isteyen içsin.

Ama bunları yaparken kimse kimsenin özgürlüğüne girmesin.

Saygısızlık yapmasın!