Edinilen bilgiye göre, geçen 14 Aralık günü Fikret B. idaresindeki 67 AT 873 plakalı midibüs, Çatalağzı beldesinde 100 metreden uçuruma yuvarlanmış, kazada 18 öğrenci yaralanırken, 15 yaşındaki Büşra Akın hayatını kaybetmişti. Kalp krizi geçirmesi nedeniyle kaldırıldığı hastanede stent takılan sürücü Fikret B., yoğun bakımdaki tedavisinin ardından Zonguldak Adliyesine sevk edildi. Sürücü Fikret B. hakkında, sevk edildiği adli makamlarca "taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma" suçundan tutuklama kararı verildi. Kararı duygunca baygınlık geçiren sürücü, Atatürk Devlet Hastanesine kaldırıldı. Fikret B., buradaki tedavisinin ardından cezaevine gönderildi. Araç sahibi olduğu tespit edilen Ramazan A. da tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ramazan A.'nın babası Müslüm A. da tutuksuz yargılanıyor. Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan iddianame mahkemece kabul edildi. İddianamede üç şüpheli hakkında 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sürücü Fikret B., iki yıldır servisin şoförlüğünü yaptığını söyledi. Aracın sahibinin Müslüm A. olduğu, ancak okul servisi işlerini Müslüm A.'nın oğlu Ramazan A. ile birlikte sürdürdükleri de iddianamede yer aldı. Servis taşımacılığından günlük 200 lira kazandığını söyleyen Fikret B., kazadan önce öğrencileri alarak Milli Eğitim Müdürlüğünün belirlediği güzergahta ilerlediğine iddianamede yer verildi. Fikret B. kazadan önce bir gürültü duyduğunu, sonrasını ise hatırlamadığını söyledi. Fikret B.'nin iddianamedeki ifadelerine şöyle yer verildi: "Servis taşımacılığından günlük 200 lira kazanmaktayım. Kaza tarihinde Kilimli Atatürk Lisesi öğrencilerinin bulunduğu ve aralarında meslek lisesinden de olduğunu düşündüğüm 2-3 kişiyi servisime aldım. Toplamda servisimde 19 öğrenci bulunuyordu. Milli Eğitim Müdürlüğünün belirlediği güzergah Kilimli Çatalağzı'ndan Emirköy ve Göbü istikametine doğru giderek öğrencileri bırakacaktım. Kilimli Üçyol'dan Çatalağzı'na doğru giderken yol kenarında bulunan trafoyu geçtikten hemen sonra araçta bir kütürtü sesi duydum. Bu kütürtü sesinin neden kaynaklandığını bilmiyorum. Aracın içinden mi yoksa dışından mı geldiğini bilmiyorum. O sesten sonra kendimi kaybettim. Dolayısıyla hiçbir şey hatırlamıyorum. Yokuştan aşağıya doğru inerken herhangi bir sağlık problemim yoktu, sadece o sesi duydum ve kendimi kaybettim. Direksiyonu nasıl sağ tarafa doğru kırdığımı bilmiyorum. Kazadan önce hızım ortalama 40 kilometreydi. Gözümü açtığımda ambulansın içindeydim. Kazanın nasıl olduğunu hatırlamıyorum." "Aracın değişmesi gerektiğini söyledim" İddianamede, velilerin aracın eski görüntüye sahip olduğuna dair şikayetlerine de yer verildi. Fikret B.'nin, Müslüm A. ve oğlu Ramazan A.'ya aracın değişmesini söylediğini ve kendilerinin de aracı değiştirecekleri ifadeleri yer aldı. Fikret B., "Aracın dış görünüşünün hurdaya benzediğini, kapılarının tam kapanmadığını, klimaların çalışmadığını ve söz konusun aracın değiştirilmesi hususunda velilerin şikayetleri olmuştur. Ancak ben bana verilen araçla taşımacılık yaptım. Bu konuda benim herhangi bir yetkim bulunmamaktadır. Yine servis aracıyla Milli Eğitim arasında yapılan sözleşmeden herhangi bir bilgim yoktur. Yine aracın sadece muayene süresinin geçtiğini biliyorum. Söz konusu araçla ilgili ben de Ramazan A. ve Müslüm A.'ya geçen sene bu aracın değişmesini söyledim. Kendileri bana aracı değiştireceklerini söylediler ancak araçta herhangi bir değişiklik yapılmadı. Ben de paraya ihtiyacım olduğu için ben de bana verilen servis aracıyla taşımacılık yapma mecburiyetinde kaldım. Aracın içerisinde bulunan iç ve dış kameralar kayıt yapmamaktadır" şeklinde konuştu. Kış lastiği olmadığı için muayeneye götürmemişler İddianamede, uçuruma yuvarlanan aracın kış lastiğinin olmadığı için muayeneden geçemeyeceği düşüncesiyle götürülmediğine de yer verildi. Sonrasında yeni bir randevu alındığı ancak kaza yaşandığı için muayenesinin yaptırılmadığı ifadelerde yer aldı. Aracın geçen yıl da veliler tarafından şikayet edildiği ve 100 lira idari para cezası ödendiği iddianamede yer aldı. İddianamede şüpheliler üzerlerine atılı suçlamaları ise kabul etmedi.