Son zamanlarda Zonguldak’ta hep birlikte sessiz, basiretsiz bir Cumhuriyet Halk Partisi seyrediyoruz.

Ana muhalefet partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaşanılan durumlar karşısında bu kadar sessiz kalmasını doğru bulmuyorum.

Bir İl Başkanı var ki evlere şenlik!

Zonguldak yıkılıyor, başkan camdan seyrediyor!

Lütfederse, yazılı bir açıklama gönderiyor.

Çok iyi yürekli bir insan olabilir ama bana göre kötü bir yönetici!

CHP İl kadın Kolları Başkanı Merve Kır ve Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun olmasa belki de Zonguldak’ta CHP’nin ismi anılmayacak!

Şimdi bu yazdıklarımdan alınanlar olur, darılanlar olur.

Alınacak olan alınsın da, darılacak olanda kendi bilir.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin yapacağı muhalefeti ne yazık ki Zonguldak’ta gazeteciler yapıyor.

Sonra bu gazeteciler muhalefetin gazetecileri diye adlandırılıyor.

Gazeteciler kamunun yararı doğrultusunda çalışan insanlardır.

Kimsenin adamı ve kalemi değillerdir.

Bugün Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak’ta yapamadığı muhalefetle gazetecileri bile zor duruma sokuyor.

Herkes şapkasını önüne koyup bu durumu düşünmeli.

Bakın geçtiğimiz günlerde Halkın Sesi Gazetesi’nde Cevdet Akgün imzalı bir haber yayınlandı.

Haber “DOKTOR BU NE?” başlığı ile yayınlanırken, haberin içinde; Zonguldak Belediyesi iş makineleri tarafından yıkılan eskici pazarından çıkan yaklaşık 30 ton hurda demir ve değerli maden sıra kadem bastı. Halkın Sesi, Cumhuriyet Savcılarını kayıp hurdaların hesabını sormaya davet ediyor.” İfadeleri yer aldı.

Elmas Televizyonu’nda yayınlanan “Zonguldak’ta neler oluyor?” programında Gazeteci Cevdet Akgün; “Haberde yalan varsa Ömer Selim Alan beni mahkemeye versin. Hurdayı kime verdiklerine kadar biliyorum. Mobese kameralarını takip etsinler. Zaten bulurlar” diyerek aslında bir ihbarda bulunurken, bunun üzerine Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan, Kanal Z Genel Yayın Yönetmeni Simge Kırlı’nın programına çıkarak; ”Haberi yapan gazeteci Cumhuriyet savcılarına davette bulunmuş. Bende bir davette bulunmak istiyorum basın savcılarına. Bana göre basın savcının burada bir kamu zararı varsa bir soruşturma açılması lazım. İddia ortaya attığın adam Zonguldak’ta 24 bin kişinin oyunu almış belediye başkanı. Bu iddiayı belediye Başkanına değil ona güvenen 25 bin kişi ile bine yakın çalışanı zan altında bırakıyorsun.” ifadelerine yer verdi.

Gazeteci savcıları göreve çağırıyor, belediye başkanı savcıları göreve çağırıyor ama hala bir işlem yapılıp yapılmadığı bilinmiyor.

Şimdi gelelim CHP’li belediye meclis üyelerine…

Hadi herkes ağırdan alıyor da siz ne yapıyorsunuz?

Kardeşim ortada devletin malının çalındığı iddia ediliyor.

Müdahale etsenize!

Bugün gazetecinin, belediye başkanının yapmadığını siz yapsanıza.

Bir dilekçe ile Cumhuriyet Savcılarına başvursanıza!

Ama yazımın başında da dedim ya, Zonguldak’ta sessiz, basiretsiz bir CHP seyrediyoruz.

Ne yazık ki Zonguldak’ta durum bu şekilde!

“Devletin malı deniz yemeyen keriz” öyle mi?

Yok öyle!