Sendikal haklarını kullandıkları gerekçesiyle Eren Enerji tarafından işlerinden atılan işçiler hakkında basın açıklaması yapan CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, GMİS'in işçilere sahip çıkma konusunda daha aktif bir rol oynayacağına olan inancının tam olduğunu belirterek, "GMİS'in de bundan sonraki süreçte olması gerektiği gibi daha aktif bir rol alarak gereğini yapacağına yürekten inanıyor ve hükümetle bu kadar uyumlu gitmenin sendikaya da işçiye de TTK'ya da, Zonguldak'a da faydasının olmadığını görmelerini umuyoruz.
Atılan işçiler işe alınmalı ve sendikal mücadeleden dolayı hiçbir işçi kapının önüne konulmamalıdır. Bu durum AKP için de bir samimiyet testidir. Oyu fakir insanlardan alıp, sermayenin çıkarını gözeten iktidar, bu durum karşısında 'altta kalanın canı çıksın' mı diyor yoksa sadece seçim zamanı dillerine doladıkları 'milletin' mi yanındalar bunu hep birlikte göreceğiz" dedi.
İŞTE TURPCU'NUN BASIN AÇIKLAMASI
"AKP'nin iktidar olduğu 2002 sonrası dönemde sendikal haklar açısından ciddi bir aşınma yaşanmış, sendikal hak ve özgürlükler son 15 yılda, hükümetin adeta 'üvey evladı' olmuştur.
Örgütlü işçinin gücü bilindiği için sarı sendikalarla, emekçinin gücü ve etkisi sistemli şekilde törpülenmiştir.
İşçilere ve emekçilere yönelik güvencesiz, kuralsız çalışmanın ve taşeronlaşmanın yaygınlaştığı, çalışma koşullarının ağırlaştığı, iş kazaları olarak adlandırılan işçi cinayetlerinin rekor seviyeye ulaştığı ülkemizde iktidarın politikalarından güç alan şirketler de, fırsatı kaçırmadan işçilere yönelik baskılarını artırmışlardır. Hatta bu durum artık keyfiyete dönüşmüş durumdadır. İşçiler ne iktidarın ne de sermayenin kölesi değildir, bunun iyice bilinmesi gerekir.
Bunun son örneğini Zonguldak'ın havasını, suyunu, toprağını kirleten Eren Enerji'nin sendikalı işçilere yönelik attığı adımlarda görüyoruz. Emeğin başkentinde, emekçilere karşı takınılan bu tavrın karşısında duracağımızın iyi bilinmesi gerekir. Tüm Zonguldaklıları da işçilerimize sahip çıkmaya davet ediyorum. GMİS'in de bundan sonraki süreçte olması gerektiği gibi daha aktif bir rol alarak gereğini yapacağına yürekten inanıyor ve
Hükümetle bu kadar uyumlu gitmenin sendikaya da işçiye de TTK'ya da, Zonguldak'a da faydasının olmadığını görmelerini umuyoruz.
Atılan işçiler işe alınmalı ve sendikal mücadeleden dolayı hiçbir işçi kapının önüne konulmamalıdır.
Bu durum AKP için de bir samimiyet testidir. Oyu fakir insanlardan alıp, sermayenin çıkarını gözeten iktidar, bu durum karşısında 'altta kalanın canı çıksın' mı diyor yoksa sadece seçim zamanı dillerine doladıkları 'milletin' mi yanındalar bunu hep birlikte göreceğiz.
Ülkemizde yaşanan her gelişme, 'hak,hukuk,adalet' kavramının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. İşçilerimizin yaşadıkları ülkede yaşananlardan ayrı düşünülemez, ayrı değerlendirilemez. İşte bu nedenlerle 'herkes için adalet' mücadelesi veriyoruz.
Adalet Kurultayımız öncesinde şehir dışında bulunmam nedeniyle basın toplantısına katılamadığım işçilerimizin yanında olduğumu bir kez daha ifade ediyor, bu süreci CHP olarak yakından takip edeceğimizin bilinmesini istiyorum."
