İstanbul’da unlu mamullerin tedarikçiliğini yapan iş adamı Sezgin Çalışkan, yüzlerce dönümlük alanda, iyi tarım uygulamalarıyla ürün yetiştirmeye çalışıyor. Milli Emlak’tan Filyos Irmağı kıyısında arazi kiralayarak “iyi tarım” uygulamalarına başlayan Çalışkan; iki yüz bine yakın çilek ve yüz bin kapya biberini toprakla buluşturdu.
Filyos Vadisi’nin pek çok konuda Antalya ile yarışabilecek koşullara sahip olduğunu ifade eden Çalışkan, “Birincisi toprağımız çok verimli. Yedi ayrı yerden toprak alıp analiz yaptırdık, en az Antalya kadar verimli olduğunu gördük. 25 yıl geriye dönük hava raporlarını inceledik. Bitkinin strese girip verimini düşürdüğü -5 derecenin altı ile 35 derecenin üstünü neredeyse hiç görmüyor. Ortalama hava sıcaklığı yazın 27 derece, kışınsa o da kısa süreli olmak üzere en fazla eksi altıyı, yediyi görüyor. Evet, Antalya bir tarım kenti ama bizim de ciddi avantajlarımız var. Nakliye ücretini de sildiğimiz zaman oranının fiyatlarını rahatlıkla tutturabiliyoruz” ifadelerine yer verdi.
Toprak ve ilkim analizlerinde “Yediveren” olarak bilinen Albion türü çileğin üretimine çok müsait olduğunu görünce bu türe ağırlık veren Çalışkan, “Tabii bu bizim ilk denememiz. Albion çileği Antalya’da hava çok sıcak olduğu için yetiştirilemiyor. Oralarda daha çok Rubigen cinsi çilekler üretiliyor. Albion türü için tüm olanaklar burada bulunuyor. Bir de en önemli özelliği mayıs sonu haziran başı, pek çok yerde çilek bitmişken bu türde hasada yeni başlanıyor.  Adı üzerinde, Yediveren. şayet havalarda olağanüstü bir durum olmazsa, kasım ayının sonuna kadar altı ay hasat yapabileceğiz. Tarımsal faaliyet bölgede özellikle kadın istihdamına da ciddi katkı sunacak.  Mesela bizim tarlamızda, günde ortalama 20 kişi çalışıyor. Hasat ve dikim zamanlarında bu sayı 30’a çıkıyor. Yıllık çalışma süresiyse iş hazırlığıyla birlikte, sekiz, sekiz buçuk ayı buluyor” şeklinde konuştu.
Filyos Vadisi’nde ekilmedik bir karış yer kalmasının bile büyük israf olduğunu söyleyen Çalışkan, “Biz herkesi bu konuda teşvik ediyoruz. Danışan herkese bildiğimiz her şeyi anlatıyoruz. Bu pazar büyürse herkese faydası var. Vadide çoğunlukla silajlık mısır yapılıyor, biz de yapıyoruz. Ama silajın katma değeri çok düşük. Para kazandırıyor mu, evet, kazandırıyor ama buraya bir faydası yok. Her şeyi traktör hallediyor. Bize göre yapılabilir değil, katma değeri daha yüksek ürünlere yönelmek lazım. İnşallah istediğimiz üretimi yapıp müşterilerimize mahcup olmadan işi devam ettirebilirsek daha başka ürünler için de önümüz açılacak. Seneye mesela 100 dönüm sakız kabağı, 200 dönüm brokoli yapın diyecekler. Bu da Filyos Vadisi’ni bir tarımsal merkez haline dönüştürecek” ifadelerine yer verdi.

Editör: TE Bilisim