İşte Yusuf Yılmaz’ın o paylaşımı;
‘ne yalan söyleyeyim,
şu videoları
saati saatine olmasada
takip ediliyorum,
ve bu ilişki ağını
analiz etmeye cabalıyorum,
zihnimdeki
sorulara cevap arıyor.
zihnimde birilerini
biryerlere yerleştirmişim.
doğrumu yapmışın
yanlışmı,
sağlamasını yapıyorum.
ve videoların bir yerinde
bir ip ucu yakalıyorum.
Sedat Peker,Atatürk’ten
bahsetmekte,
Atatürk’ün,
milli mücadelede,
şartlara göre,
uluslar arası ilişkilerde,
koministlerle,bolşeviklerle,
masonlarla,Amerika
ve diger güc ve denge odakları ile
içerde
saltanatla ve cetelerle ile vs
ayrı ayrı nasıl anlaştığını
onların desteğini aldığını
anlatmakta ve pratik zekaya
vurgu yapmakta.
anlaşılan Peker
taha Akyol’un,hangi Atatürk
kitabını okumuş,
herkese tavsiye ederim.
gelelim sonuca
Atatürk
devleti yeniden kurguluyordu.
içeride ve dışarıda
güc dengelerinin tamamı ile
oyun kuruyor,
herkesi oyuna dahil ediyor,
düşman azaltıyordu,
yol açıyordu
en azından köprüyü geçene kadar.
o günün şartları bunu
gerektiriyordu.
bu ülkede milli mücadele henüz
sonlanmadı,
milli mücadele sadece
harp sahası degildir.
sanayi,ekonomi,egitim,
ilim,bilim,teknoloji vs vs
her biri bir milli mücadeledir.
bugünde ülke
yeniden yapılanıyor,
dönüştürülüyor
ve yeniden kurgulanıyor.
bugünde birileri oyuna alınıyor,
oyundan çıkarılıyor.
içerde ve dışarda
köprüyü geçene kadar.
bana öyle geliyor…’
