S.K., geçen yıl 24 Şubat'ta evde yaptırılan doğum sonrası kanaması durmayınca annesi H.K. ve ağabeyi G.K. tarafından Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırıldı. Doğum yapan S.K. ve bebeği koruma altına alındı. İfadesi alınan S.K., annelerinin bir, babalarının ise ayrı olduğu ağabeyi S.K.'nin kendisine evde cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. DNA raporunda ise bebeğin S.K. isimli ağabeyinden değil, diğer ağabeyi G.K.'den olduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan G.K. tutuklanırken, S.K. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Savcının hazırladığı iddianamenin ardından tutuklu sanık G.K. ve tutuksuz sanık S.K. hakkında 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan dava açıldı. Anne H.K.'nin ise 'suçu bildirmeme' suçundan 1,5 yıl hapis cezası istemiyle cezalandırılması talep edildi. S.K.'nin Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporunda ruhsal yönden kendini savunamayacak durumda olduğu ve mevcut zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılabileceği, ancak vereceği ifadelere ana hatları ve kuvvetli delillerle desteklendiği takdirde itibar edilebileceği belirtildi. BAŞINDAN GEÇENLERİ BÖYLE ANLATTI Zonguldak 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın önceki duruşmada pedagog eşliğinde özel odada ifadesi alınan mağdur S.K. ağabeyleri S.K. ve G.K.'nin değişik tarihlerde cinsel istismarına maruz kaldığını anlatarak, "Evde kardeşlerim varken annem markete gittiğinde G.K. kapıyı çaldı. Açmayınca camdan atladı, içeri girdi. Biz G.K. ile yatak odasında kaldık. Uygunsuz yerlerimi ellemesine izin vermeyince bana bağırdı. Üstümü çıkardı. Ben yapma dedim. Bunu her gün yapıyordu. Cinsel istismarda bulundu. Anneme G.K.'nin bir şey yaptığını söylemedim. Kardeşim S.'ye söyledim. Sonra benim midem bulandı. Makasla bebeğimi almak için G.K. karnımı kesmek istedi. Bunu doğum sancısı olunca yaptı. Hamile olduğumu bir tek babam bilmiyordu" dedi. ÜVEY AĞABEYLERE CEZA YAĞDI Davanın karar duruşmasına ise tutuklu sanık G.K., tutuksuz sanıklar S.K. ve H.K. katıldı. G.K., mahkemeden yeniden DNA raporu alınmasını isteyerek bebeğin babasının kendisinin olmadığını iddia etti. Mahkeme heyeti ise G.K.'nin talebini reddetti. Diğer ağabey S.K. ise annesi ve kardeşiyle aralarında husumet bulunduğunu ve görüşmediği için kendisine iftira attıklarını ileri sürdü. H.K. de suçsuz olduğunu savunarak beraatini talep etti. Mahkeme heyeti tutuklu sanık G.K.'nin üzerine atılı suçu işlediğine kanaat getirerek 30 yıl hapis cezasına çarptırarak iyi hal indirimi uygulamadı. Tutuksuz sanık S.K.'yi 25 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, hükümle tutuklanmasına karar verdi. Anne H.K.'nin ise üzerine atılı suçtan beraatine karar verdi.