Çukur!

Şu meşhur çukur dizini Zonguldak'ta çekmeliler.

Zonguldak'ın her tarafı çukur!

Siyaset çukurda.

İş dünyası çukurda.

Bürokrasinin bir bölümü çukurda.

Medyası çukurda.

STK'ları çukurun çukurunda.

Kimsenin çukuruna düşmemek için çaba gösterenler de çaresiz.

Yalnız.

Çünkü her taraf çukur!

[*][*][*]

Bir de Muharrem Akdemir'in çukurları var.

Kerim Yılmaz'ın çukurları var.

Ali Aslankılıç'ın çukurları var.

Karayollarının çukurları var.

Çukur çukur üstüne, hepsini bir çukura dolduran ne geçer eline!

[*][*][*]

Yollar, kaldırımlar berbat.

Özellikle de Zonguldak.

Kozlu.

Kilimli.

Böyle bir rezillik içinde yaşamak zorunda kaldığımız için utanç duyuyoruz.

Geçtiğimiz hafta gecenin geç saatlerinde dayanamayıp Zonguldak Belediye Başkanı Muharram Akdemir'i aradım.

Bir süre görüştük.

"Sesini bir duymak istedim" diyerek bu çukur gerçeğine bağladım!

[*][*][*]

Dedim ki Sayın Akdemir'e; "Allah aşkına şu çukurlara bir şey yapın. Hani şu veya bu nedenden dolayı madem asfalt yapamıyorsunuz bari üç kişilik bir tim kurun. O timin işi sürekli olarak araçla dolaşıp çukur kontrolü yapmak olsun. İki – üç kürek asfalt veya beton atıp çiğnesinler yeter. İnsanlar bu çukurlardan kaçacağız diye kaza yapıyor. Araç hasarlarını zaten saymıyoruz"

[*][*][*]

Sağ olsun.

"Karayollarından bir kamyon malzeme alabildik. Başlıyoruz" dedi.

Ve benim anlamadığım bir şey var.

Geçen yaz yapılan ve fahiş fiyatı nedeniyle çok eleştirdiğimiz asfalt işi ne oldu?

[*][*][*]

Ontemmuz'da dökülen asfalt diğer mahallelerde neden kısmi ve uyduruk yama şeklinde yapıldı.

Bunları anlamakta – yorumlamakta inanın zorlanıyoruz.

Bazı şeyleri mantıklı sözlerle anlamak ve anlatmak mümkün değil!

[*][*][*]

Şaşkınlığım Zonguldaklılara.

Bu tabloyu kanıksamış, kabul etmiş, normal gibi karşılayan bir zihniyet varken Akdemir beş sene daha asfalt yapmasa yeridir!

Aynı çağrıyı diğer Belediye Başkanlarına da yapıyorum.

[*][*][*]

Zihni, dünyası, bakış açısı çukur olanlarla bu kent çok kaybetti.

Ne zaman bir çukura düşsek veya bir çukur kazsak kaybeden bizler olduk.

Zonguldak oldu.

Kent olarak kazdığımız tüm çukurlara düştük.

Kendi çukurumuzu kendimiz kazmaya devam ediyoruz!

[*][*][*]

‘Çukur' sadece ‘çukur' değildir!

Çünkü Zonguldak'ın bir ayağı çukurdadır!

Zonguldak'ın bir ayağını çukura sokanlar baştacımızdır!

18 Mart…

18 Mart geride kaldı.

Prof. Dr. Mustafa Sözen'in dediği gibi;

‘Keşke Yunan kazansaydı' diyen fesli meczupları el üstünde tutarken, Yunan dahil yedi düvele diz çöktüren ve ülkemizden söküp atan ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü önemsizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya çalışanların çoğaldığı günümüzde onun yoluna daha sıkı bir şekilde bağlanarak, 18 Mart Çanakkale zaferi vesilesiyle aziz Ata'm ve tüm kahramanlarımızı, tüm şehit ve gazilerimizi, minnet ve şükranla anıyorum. Allah hepsinden razı olsun. Olmasalardı olmazdık"

MHP kaybediyor!

Söz konusu milli meseleler, milli sınırlar, ulusal sorunlar, Afrin harekatı gibi konular olduğunda MHP'nin sonuna kadar hükümetin yanında olması zaten olması gereken bir durum.

MHP'nin söz konusu millilik olduğunda iktidardan bir adım önde olduğunu unutmamak lazım.

Fakat başka bir sorun var.

Milli politikada iktidarın yanında olan MHP'nin iç sorunlar, düzenlemeler ve yaptırımlar konusunda bu kadar teslimiyetçi bir politika izlemesi tabanda ciddi rahatsızlık yaratıyor.

MHP yönetimleri her ne kadar; "Devlet Bey ne derse biz onu tartışamayız" dese de pek çoğunun kalbi ve aklı öyle söylemiyor.

Dış ve iç politikayı ayıramayan MHP daha fazla kaybetmeye mahkum görünüyor.

En önemlisi de yerel ve genel iç politikada hükümete gider yaptığı tüm konularda sessizliğe bürünmüş durumdalar.