Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak il başkanı Hakkı Güney, düzenlediği basın toplantısında altın tarihinin 6 Mayıs 2019 tarihinin ülkemizin demokrasi tarihine kara bir gün olarak geçtiğini ve bugünün hiç unutulmayacağını söyledi. İstanbul Büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinin demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçeceğini belirten Hakkı Güney şunları söyledi; “6 Mayıs 2019 ülkemizin demokrasi tarihine kara bir gün olarak geçmiştir. Bu tarih için unutulmayacaktır. Hukukun, adaletin, temiz Siyaset Ve ekonomik istikrarın tek bir kişinin şahsi korku ve hırsına bu şekilde feda edildi başka bir örnek tarihimizde yoktur. Halkın açık tercih ve talimatını ayaklar altına alan demokrasi düşmanları, sivil darbe sürecinde bir adım daha atmışlar ve bilerek, isteyerek, planlı bir hukuk cinayeti işlemişlerdir. 6 Mayıs darbesinin azmettiricisi, yargısız infazcısı ve şakşakçısı alenen ortadadır. İsimleri bundan böyle sadece lanetle anılacaktır. Demokrasimiz açısından esas acı olan, seçim güvenliğini sağlamakla görevli hakimlerin de bu kirli darbeye iştirak etmiştir. Demokrasinin olmazsa olmazı sayılan meclis denetimi, bağımsız yargı, tarafsız medya ve sivil toplum katılımı ne yazıkki zaten tarihe karışmıştır. Demokratik Meşrutiyet’in Elde kalan son kalesi ve namusu olan sandık, onamız korumakla görevli olanların ile millet iradesini kast edenlerin emellerine teslim edilmiştir. Ülkemizde tuz artık kopmuştur. Demokrasinin temelini oluşturan hukukun üstünlüğü kuvvetler ayrılığı, seçme ve seçilme hakkı bu kararla açıkça ortadan kaldırılmıştır. Ülkemizin rotasını çağdaş uygarlıktan, ortada onun başarısız dikkat ördükleri düzenek düşüren bu kararın azmettiricisi ve sorumluları elbette tarih huzurunda ve millet vicdanında hak ettikleri sonu bulacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, ülkemizi çok partili demokratik yaşamı getiren Cumhuriyet halk Partisinin üyeleri olarak ülkemize dayatılan bu rota değişikliğini reddediyoruz. Ülkemizin 180 yıllık çağdaşlaşma, 73 yıllık demokrasi yürüyüşüne ve kurucu genel başkanımız gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yakalama ve geçme hedefini bir kez daha kuvvetle sahip çıkıyoruz. Hem partinin, hem de devletin başına aynı kişi oturtan partili cumhurbaşkanlığı sisteminin, iktidar partisi ile devlet arasındaki sınırları yok etti kısa sürede görülmüştür. Mülkiye müfettişleri, polisler, savcılar iktidarın seçimi yenile etmeye dönük çalışmalarında sahaya sürülmüş, devlet memurlarına siyasi amaçlar doğrultusunda talimatlar verilmiş, baskılar yapılmıştır.Başa geçen parti ile devlet arasındaki sınırları ortadan kaldıran bu sistem, demokrasimizin önündeki en büyük tehdit olduğunu göstermiştir. Ülkemizde ekonomik sıkıntılar artık taşınamaz hale gelirken, huzursuzluk her geçen gün artarken, İçeride ve dışarıda güvenlik riskleri giderek belirginleşirken, buna bir de bir zat ülkeyi yönetenler tarafından göletinde meşruiyet krizi eklenmiştir. Meşruiyet krizinin açılabilmesi ve sandığın namusunu hakkın korunması için Cumhuriyet Halk Partisi’nin parti meclis üyeleri, milletvekilleri ve örgütler olarak aşağıdaki adımların atılmasını gerekli görüyoruz. 1- Eğer sandık kurullarında şaibe varsa, 16 Nisan anayasa referandumu, 24 Haziran cumhurbaşkanlığı, milletvekili seçimleri ve 31 Mart’ta büyükşehir belediye başkanlığı seçimi ile aynı sandıkta ve aynı zarfla yapılan ilçe belediye Başkanlığı, belediye meclis yle seçimleri de aynı kıstasla yenilenmelidir. 2-Seçim kurallarında bir hata varsa sorumlusu sadece ve sadece YSK’dır. YSK’nın Kusuru seçmene yüklenemez, seçmen cezalandırılamaz. YSK üyeleri seçmene karşı işledikleri suç sebebiyle topluca istifa etmelidir. 3-İçişleri ve adalet bakanlarının seçim dönemlerinde Tarafsızlığını sağlayacak düzenlemeler mutlaka yapılmalıdır. Biz Cumhuriyet halk partili olarak demokrasiden, hukukun üstünlüğününden, seçme ve seçilme hakkının tam güvence altında olmasından yana olduğumuzu, milletimiz ve tarih huzurunda ilan ediyoruz.Gücümüzü milletten alarak demokratik mücadelemizi artan bir azim ve güçlü bir kararlılıkla sürdüreceğimizi açıkçası taahhüt ediyoruz. Türkiye’nin karşılaştığı bu yol ayrımında demokrasiye inanan, hak, hukuk ve adalet duygusunu içinde taşıyan, siyasi düşüncesi ve parti aidiyeti ne olursa olsun, tüm yurttaşlarımıza elimizi uzatıyoruz. Bu uzatılan ilin 23 Haziran’da kuvvetli bir şekilde tutulacak ona, demokratik mücadelemize güç katacağını ve 31 Mart’tan çok daha büyük bir zafere ulaşacağımıza yürekten inanıyoruz.”