Elmas Televizyonu ekranlarında yayınlanan ve moderatörlüğünü yapmaktan büyük zevk aldığım “Zonguldak’ta Neler Oluyor?” programı yine haftaya damga vurdu!

Zonguldak halkı artık bu programı sevdi, bağrına bastı diyebiliriz.

Programın izleyici sayısı her geçen gün artarken bizde tarafsız, objektif bir yayın olması için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.

Programın bu haftaki en dikkat çeken konusu ise Gülüç Belediye Başkanı Mustafa Gökhan Demirtaş’ın yaptığı belirtilen ‘Yolsuzluk’ olayları oldu.

Şimdi size hem Mustafa Gökhan Demirtaş’ı anlatayım hem de yapmış olduğu olaylardan bahsedeyim.

Cumhuriyet Halk Partisi’nden Gülüç Belediye Başkanı seçilen Mustafa Gökhan Demirtaş, bir gece de nasıl bir rüya gördüyse kalktığında bir anda Ak Partili oldu.

Tabi rüyasında Ak sakallı olarakta muhtemelen Ak Parti Milletvekili Polat Türkmen’i görmüş olacak ki bir operasyonla CHP’li Demirtaş bir anda oldu mu sana Ak Partili Demirtaş.

Hemen o sabahın akşamında başka bir rüyada kısa boyu, uzun asası ile de Ak Parti Milletvekili Hamdi Uçar’ı da görmüş olacak ki bir anda Ak Partili başkan olarak atılmış olaylara...

Önce güzel bir sekreter, daha sonra alta çekilen bir Mercedes, yatlar katlar, derken başkan rüyalar alemine dalmış.

Tabi başkan rüyasında proje adamı olduğu için Ak Parti’nin vermiş olduğu destekle başlamış çalışmaya.

Çalışmaya dediysem kendine canım yanlış anlamayın!

Onu çağırmış bir iş vermiş, bunu çağırmış bir iş vermiş yapılan işlerin paralarını da bakkal rızaya bırakmış.

İş fatura kesmeye gelince bakkal Rıza’ya vermiş 50 lira, aynı işi yapan başka bir firmaya kestirmiş 300 lira fatura.

Tabi ilk işi yapan 50 liralık işe 300 lira fatura kesildiğini duyunca; “Gökhan Mustafa Demirtaş uyan uykundan uyan bu rüya sana çok tatlı geldi. Bu milletin parası gün gelir kâbusun olur?” demiş.

Anlayacağınız başkanın rüyası su sıralar kabusa döndü.

Şimdi bu rüya ile hem adli makamlar ilgilenecek hem de Ak Parti Genel Merkez!

Bakalım Mustafa Gökhan Demirtaş’ın rüyası hakkında nasıl bir karar çıkacak!

Bekleyip göreceğiz!

NAMUSU ALDIĞI AVANTA KADAR OLAN (KAZTECİ)

Namusu aldığı avanta kadar olan biri bizim programı hiç seyretmiyormuş.

Seyretmiyor ama programda konuşulan her şeyden haberi var!

Müdavimimiz olmuş haberi yok.

İki de bir dolamış ağzına bizi, neymiş; “Biz yalan dolan” işlerin içindeymişiz!

Ya ben senin ne işler içinde olduğunu çok iyi biliyorum.

Buradan sana ekmek çıkmaz.

Veya şöyle yapalım biz sana belgeleri verelim, bakalım sen haberi yapabiliyor musun?

Aldığın avantaya karşılık şimdilik iyi havlıyorsun.

Havla bakalım!

Daha çok havlarsın!