Dilan Polat cezaevinde intihara kalkıştı Dilan Polat cezaevinde intihara kalkıştı

Zonguldak Demokrasi Platformu'nun açıklaması şöyle:
"Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız!
2 Temmuz Sivas Katliamı`nı 30. yılında bir kez daha lanetliyoruz!Sivas`ta 30 yıl önce bugün 33 aydın, şair ve sanatçı ile 2 otel görevlisi, gözü dönmüş şeriatçı-gericilerce  Madımak Oteli`nde yakılarak katledildi. Öyle bir ateş ki bu, aradan geçen yıllara rağmen toplumsal hafızada acılar hala taze, yürekler ateş yeri…
30 yıl önce bugün Sivas’ta,  Madımak Otelinde yakılarak katledilen demokrat, toplumcu, yurtsever yazar ve ozanlarımızı saygıyla, sevgiyle ve özlemle anıyoruz.
Gerici gelenek ülkemizdeki ilerici, aydın kesimlere karşı hep tahammülsüz olmuştur. Birçok yurtsever demokrat insan bu nedenle katledilmiştir. Emperyalizmin ve yerli gericiliğin kışkırttığı çağdışı şeriatçı faşist yapılar, toplu katliamlarla ülkemizi ve bölgemizi kana bulamıştır. Öyleki; 16 Şubat 1969 Kanlı Pazar’ından 1 Mayıs 1977 katliamı, 2 Temmuz 1993 Sivas, 19 Aralık 1978 Kahramanmaraş, 29 Mayıs 1980 Çorum, 20 Temmuz 2015 Suruç ve 10 Ekim 2015 Ankara Gar  katliamları bu çevrelerce bir plânın parçası olarak gerçekleştirilmiş alçakça saldırılardır.
Tüm olaylarda olduğu gibi; Sivas Katliamı da, bir Alevi-Sünni çatışması değil, radikal dinciliğin, gericiliğin alçaklık modelinin zirve yaptığı bir ayaklanma ve zamanın devlet yöneticilerinin aciz kaldığı bir olaydır. Bir otelde mahsur kalmış insanları koruyamayan, kurtaramayan, ‘şeriat isteriz’ diyenleri yargılamayan, bunun yanında ‘tahrik var’ ve ‘çok şükür halkımız zarar görmedi’ diyebilme ikiyüzlülüğünü gösteren devlet yöneticilerinin eseridir Sivas  
Ülkemizde her gün adım adım dinci-gerici, faşist çevrelere ödün verilerek lâik düzen plânlı bir şekilde yok edildi. Gericiliğe verilen desteklerle ülke uçuruma sürüklendi. Diğer yandan ülkemizde bugün bile eğitimde, kamusal ve toplumsal yaşamda dinselleştirme bilinçli olarak yayılmaktadır. Cumhuriyet, demokrasi, laiklik ve emek düşmanlığı ile din, mezhep, farklılıklarını körüklemek, halk arasında düşmanlık ve çatışma tohumları ekmek, baskı ve sömürü düzeninin sürekliliğini sağlamak için başvurulan bir politikadır. Yönetme boşluğuna düşen iktidarlar, kitleleri iktidardan uzak tutabilmek uğruna ötekileştirme, dinsel ve mezhepsel ayrışmalar yaratarak insanları birbirine kırdıracak politikaları yol haritalarında ön sıralara koymuşlardır.. Bu nedenle günümüz Türkiye’sinde laiklik, eşitlik, demokrasi ve adalet mücadelesi her zamankinden daha fazla önem taşımaktadır.
Katliamın 30. yıl dönümünde; kaybettiğimiz yazar, ozan ve düşünürlerimizin katlinden sorumluları koruyan; temel insan haklarını, ifade ve inanç özgürlüklerini yok sayan, halâ ısrarla sürdürülen çağdaşlaşma ve uygarlaşma karşıtı anlayışı reddettiğimizi bir kez daha önemle vurguluyoruz.
Zonguldak Demokrasi Platformu olarak, ‘Cumhuriyet Sivas’ta kuruldu, Sivas’ta  yıkılacak’ diyen zihniyete karşı kararlı mücadelemizin süreceğini haykırıyoruz."

Editör: TE Bilisim