Ereğli'de, 15 Nisan'da yapılacak Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Organ Seçimlerinde Grup Lideri Arslan Keleş, "yapacaklarından bahsetmek yerine, tehdit ve şantajla insanlardan oy istemek hiç hoş bir şey değil" dedi.

Keleş, Keleşler Park Otel'de düzenlediği basın toplantısında, geçtiğimiz hafta gerçekleştirdikleri toplantıya yüksek katılım sağlayan Oda üyelerine teşekkür etti.
Seçimlerin yapılacağı 15 Nisan'da, yaşanan heyecanın sandığa yansımasının görüleceğini belirten Keleş, şunları söyledi:
"Seçim sürecinde işler biraz karıştı, anlakta da güçlük çekiyoruz. Bir belediye başkanlığı, bir milletvekilliği seçimi hatta ve hatta bir cumhurbaşkanlığı seçimine kadar boyut bir anda değişti. Ne olduğu belirsiz bir hal aldı. Bu, ticaret ve sanayi odası organ seçimleri ve Ereğli'nin en güçlü ve en güçlü sivil toplum kuruluşunun seçimidir. Bizde boş laf, boş vaat yoktur. Ben ve arkadaşlarım, verilen her sözü tutmak için mücadele eden, elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan bir kadroyuz. Hiçbir zaman ‘ben şöyle, ben böyle yapacağım' diye bir şey söylemedik. Biz vizyon ve misyonumuzu ortaya koyduk. Neyi nasıl yapabileceğimizi anlatmaya çalıştık. Kimsenin duymak istedikleri hikayeleri anlatmadık. Ereğli'nin geçmiş tarihine baktığınızda ortada vaatler, projeler var bir seçim sonrası değerlendirmesine geldiğinde bu projelerin hiçbir tanesinin hayata geçmediğini görüyorsunuz. Kulağa hoş gelecek şeyler söylemek yerine doğruyu nasıl yapacağımızı söylemek daha etkili olacaktır. Kimseyi kandırmak üzerine kurulu değiliz. Gerçekleri göz önüne sererek çalışma yapmak gerekir.

20-0 KAZANMAK İSTİYORUZ!
Arslan Keleş, 3 aday grubu ile girdikleri seçimlerde, farklı rekabet içinde olduklarına değinerek, şöyle dedi:
"Seviyeli bir yarış oldu, bana ve arkadaşlarıma enteresan gelen birşey var bizim dışımızdaki aday gruplarının biri 20 yıldır diğeri 10 yıldır yönetimde. Aynı zamanda başarısızlıklarını görüp projelerle, vaatlerle süslü laflarla ikna etmeye çalışıyorlar. Zaten siz 20 yıldır oradasınız, değişen ne oldu? Bunu anlamakta üyeler bile zorlanıyor. Israrlı bir şekilde neden orada kalmak istiyorlar? Bu seçim aritmetiği nasıl olur bunu sandıktan çıkınca göreceğiz. Bizim amacımız bu seçimi 20-0 kazanmak. Sonuçta 20 meclis üyesi seçilecek. Kazananın Ereğli olması gerekiyor, kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Seçime girdiğimiz tüm gruplarda sandıklarda ezici bir çoğunlukla kazanmak istiyoruz. Bunun için de yeterli iletişimde bulunduğumuzu yeterli saha ziyaretlerinde bulunduğumuzu düşünüyorum.

ÜYE TEHDİT EDİLİYOR!
Kendilerinin seçim süresince kimseyi tehdit eder şekilde çalışma yapmadığına dikkat çeken Keleş, "Kimseyi tehdit etmedik, işi ile ticari faaliyetiyle bir şeyleri sürüklemedik. Maalesef bizimle dostane sohbet edenler arkadaşlarımıza inanılmaz bir baskı var. Biz öcümüyüz? Maalesef yanımıza gelemeyen insanlar var. Yapacaklarından bahsetmek yerine tehdit ve şantajla oy istemek hiç hoş bir şey değil" diye konuştu.

7. GRUP İÇİN ŞİRKET…
Keleş, Oda bünyesindeki 7. Grubun, ağırlıklı olara sac tüccarlarından oluştuğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:
Ereğli demir ve çelik Fabrikaları (Erdemir) ile olan ilişkilerin başlangıç noktasından tutun sac tüccarları ile ilgili çok ciddi bir sıkıntılı durum söz konusu. Bununla ilgili olarak bir önceki dönemde seçilen arkadaşlarımız vaatlerde bulunmuştu bu işi çözmek üzere. Hala aynı vaatlerde bilemiyorum bulunabiliyorlar mı ama şunu söylemek istiyorum; biz sadece bir meslek grubunun değil herkesin odası olacağız. 7. grupta faaliyet gösteren sac tüccarları arkadaşlarımızla ilgili olan çalışmalarımızı da tamamladık, bir şirket kurma hazırlıklarımızı tamamladık. Bir tüzüğü, bir anayasası olan bir şirket olacak. Sonradan kişiye ve keyfe göre değişen bir şirket tüzüğünden bahsetmiyorum, tamamen kurumsal yönetilecek. Buradaki arkadaşlarımızı da bir araya getirerek daha güçlü bir hal alacağız."

ORTAKLIK KÜLTÜRÜ OLUŞTURACAĞIZ
İlçede ‘Ortaklık Kültürü'nün oluşması için çaba göstereceklerini, bunun da bazı illerde başarıyla sürdürüldüğünü anımsatan Arslan Keleş, şöyle konuştu:
"Biz de bunun fizibilitesini ve projelerini üyelerimizle paylaşıp, herkesi koyduğu sermayesi oranında bu işin içerisinde dahil edeceğiz. Ereğli'de farklı bir bakış açısı geliştireceğiz. Bunu sadece yönetimdeki ve meclisteki arkadaşlarımızla alakalı olarak söylemiyorum. Tüm isteyen arkadaşlarımız bu model içerisinde yer alabilecek. Bu modeli geliştirebilirsek Ereğli'de istihdam sorununu çözmek adına katkı sağlamış oluruz. Kaldı ki Ereğli'deki istihdam sorununu çözebilmek için bu şehrin en büyük sıkıntısı dışarıdan yatırımın gelmemesi. İçerideki var olan yatırımcıların da yatırımlarını sürekli ertelemesi. Ereğli bildiğiniz üzere teşvikte Düzce ve Bartın'a göre avantajlı olmadığı için yatırımların bu illere kayması çok daha doğal. Bununla ilgili olarak peşinde koşmamız gereken en önemli konu birincisi sektörel teşvik, ikincisi var olan yatırımcının -ki Ereğli'de en büyük yatırımcıdan biri Erdemir'dir- Sıvı Çelik kapasitesini arttırma gibi bir projesi vardır.

ERDEMİR'İN SIVI ÇELİK YATIRIMINA DESTEK
Bununla ilgili olarak Erdemir'in iki tane alternatifi var; bir İskenderun'da yapabilir bu yatırımı bir de burada yapabilir. Bizim gönlümüz arzu eder ki burada yapsın. Biz bu konuda gerekli çabayı ve kolaylığı göstermek için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız, yeter ki yatırımı bu yapsın. Biz Ereğli'deki tüm TSO üyeleri olarak bir araya gelsek bin kişiyi 2 bin kişiyi işe alamayız ama Erdemir sıvı çelik kapasitesini arttırırsa bu kadar kişiyi işe alır.

SORUNLARA ‘ORTAK ÇÖZÜM' DÜŞÜNCESİ
Keleş, sık sık ‘diyalogdan söz ettiklerini hatırlattığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz diyalog derken kişisel ve ailesel beklentiler açısından değil, şehrin tüm katmanlarıyla, seçilmişleriyle atanmışlarıyla bir araya gelerek sorunları olduğu yerde, sıcağı sıcağına çözmeyi kast ediyoruz. Bunu da çok kısa zamanda başarıcağız. Burada tüm siyasi partilere, sendikalara, meslek odalarına, vakıflara, derneklere, medya kuruluşlarına ve kanaat önderlerine ihtiyacımız var. Biz Ereğli'nin 10 yıl sonra nerede olacağını sizlerle birlikte paylaşmak istiyoruz. Bu konuda bir konferans planlıyoruz. Bu çeşitli illerde yapıldı, çok güzel fikirler çıkacaktır bundan. Bununla ilgili olarak akademisyenleri, akil insan heyetlerini getirerek Ereğli'nin 10 yıl sonra nerede olması gerektiğini, vizyonunu ortaya koymamız gerekiyor.

GÜZEL ŞEHİR AMA MAALESEF ..!
Bu şehir çok güzel bir şehir ama maalesef bu şehir yeterince hak ettiği yerde değil. Bunun çeşitli sebepleri var. Hep konuşuyoruz; devlet hastanesinden alınan ve Bülent Ecevit Üniversitesinin uhdesine verilen arazinin bomboş virane bir şekilde duruyor olması bizi üzüyor. Ereğli'de üniversite öğrenci sayısı bugün 2 bin 500. Ereğli'ye açılan Turizm Fakültesi'ne 7 öğrenci kayıt yaptırdı. Kaldı ki bizim Ereğli olarak beklentimiz nitelikli bir fakülte. Hukuk fakültesi olabilir, Mühendislik Fakültesi olabilir. Rektör hocanın sözü vardı; 10 bin öğrenci olacaktı Ereğli'de, Ereğli'de öğrenci sayısı Alaplı ile aynı. Ereğli'nin nüfusu Alaplı ile aynıysa biz Ereğli'deki öğrenci sayısına razı gelelim. Bu bizim kaderimiz değil, kaderimizi değiştirmemiz gerekiyor. Ticaret ve Sanayi Odası 500 bin lira vererek üniversiteye kantin yaptırmayı marifet saymayacak, burada öğrenci sayısını arttırmayı marifet sayacak. Biz kendimize bunları hedef ediniyoruz.

ÜYEMİZ, AİDATININ NEREYE GİTTİĞİNİ SORGULUYOR
Bunun dışında şehrimizdeki ticaret hacmini büyütebilmek için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz. Ticaret hacmini arttırmak bizim başlıca hedefimizdir. Çünkü üyelerimizden almış olduğumuz aidatın nereye gittiği sorusunun cevabı sizin buradaki ekonomiye olan katkınızla ölçülecektir. Sahaya çıktığımız zaman herkes odaya aidat veriyorum ama benim verdiğim para ne oldu, ne yapıldı bana, bana ne verdi diyor. Oda'nın almış olduğu aidatların karşılığını vermesinin tek yolu ticaret hacmini, ekonomiyi büyütmektir. Bize düşen sorumluluk budur"

GAZETECİLEDRİN SORULARINI DA YANITLADI
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Keleş, TSO'nin icra makamı olmadığını hatırlatarak, "yani bütçesindeki parayı köprü yapmak için asfalt dökmek için kullanmayacak. Böyle bir sorumluluğu yok. Yasa ile sınırlı bir sivil toplum kuruluşudur, tüccarın ve esnafın örgütlü sesidir. Esnafın ve tüccarın haklarını korur, işlerini kolaylaştırır. Ekonomik büyümeye fayda sağlamaya çalışır. Sorumluluğumuzu ve yetki alanımızı bileceğiz ona göre konuşacağız" diye konuştu.

ÜYELERİN TEHDİT EDİLMESİ İDDİASI
Keleş, üyelerin tehdit edilmesine yönelik iddialara açıklık getirilmesini isteyen gazeteciye şu yanıtı verdi: 
"Sonuçta hepimizin bir biriyle ticareti var. U ticaret yarın da devam edecek. Buradaki bir çok arkadaşımızla da geçtiğimiz seçimlerde farklı gruplarda olduk ama sonrasında ticaretimiz devam etti. Bunu, bu şekilde görmek lazım. Bu seçime girdiğimiz zaman ise iş biraz enteresanlaştı. Eğer, kaybetme korkusu olan insanlar, kendine yakın hissettiği kişilerin ticaretine ‘ya böyle yaparsan seninle işimiz, iş birliğimiz biter, başka yer bakarız, başka tedarikçi buluruz' gibi işlere döndüler. İsim vermem doğru olmaz ama gerçekten yaşamış olduğumuz çok şey var.Bunu da duyuyoruz. Sonuçta bu şehirde yaşıyoruz, bizi burada buluşturan ortak payda da Ereğli ve Ereğli'nin menfaati. Başka bir derdimiz yok. Kimsenin ticaretini bitirmek yada sekteye uğratmakla işimiz yok. Tüm amacımız birlikte şehri taha üst noktaya getirebilmektir."
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) Ereğli'ye her hangi bir yatırımın olup olmadığının sorulması üzerine de Keleş, "böyle bir yatırım şu ana kadar yok. TOBB Başkanı Sayın Rıfatk Hisarcıklıoğlu'nun ilçeye son gelişinde, okul yaptırma sözü verdiğini bazı gazetelerde okuduk. Ancak biz de oradaydık ve böyle bir şey duymadık. Ereğli'deki ikili eğitime çözüm olacak şekilde TOBB'un ilçeye okul binası yapması gerekir" şeklinde yanıtladı.

OYLARINIZI BÖLMEYİN ÇAĞRISI!
Soruların ardından kapanış konuşması yapan Grup Lideri Arslan Keleş, üyelerden oylarını bölmemelerini isteyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Pazar günü yapılacak seçimlerde bir değişim yaşanacağını halkımız da biz de gördük. Burada bizim güçlü bir şekilde orada olmamız, Ereğli'ye fayda sağlamamız için desteğe ihtiyacımız var. Üyelerimizin oyları bölmemesi gerekiyor. Olmayacak, kazanamayacak, vaatlerde bulunan insanlara değil yapabilecek kadrolara oy vermelerini istiyoruz. Oylar bölünmesin ve sandıktan çıkacak güçlü sonuçla birlikte kazanan Ereğli olsun. Şehrimiz kazansın, hepimiz kazanalım istiyoruz."


Editör: TE Bilisim