NEREDE KALMIŞTIK?

Seçimdi, geçimdi, ev taşımaydı derken yaklaşık 1 aydır köşe yazılarından uzak kaldım.

Ama artık zorlu süreç geride kaldı.

Birazda dinlenelim derken aradan yaklaşık 1 ay geçmiş!

O yüzden arayıp, soran!

“Neden yazmıyorsun?” diye meraklanan dostlarıma çok teşekkür ediyorum.

İyi ki varsınız!

Unutmadan bir teşekkürde yazdığımız zaman zorlanan, yazmadığımız zamanda yazmamız için uğraşan iki ayaklı tasmalılara gelsin.

Yokluğumda sosyal medyam üzerinden idare ettiler ama onların anladığı dilden de yazmaya devam edeceğim!

Hiç merak etmesinler.

ÇOCUKLAR KİMLERE EMANET?

Geçtiğimiz günlerde Pusula Gazetesi’nin sahibi Ali Rıza Tığ’ın eşi Burçin Tığ’ın memur olarak çalıştığı İbrahim Fikri Anıl Ortaokulu’nda eşi Ali Rıza Tığ’ın adını kullanarak mesai saatlerine uymadığı yönündeki iddiaları haberleştirmiştik.

Tabi bunun üzerine İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından bir soruşturma başlatıldı.

Soruşturmanın akıbetini kamuoyu gerçekten merak ederken, bizim bu haberimizden sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli memurlarla alakalı kulağımıza ne haberler geldi ne haberler.

Kömürlükte buluşanlar mı dersiniz?

Yakalanıp olay duyulmasın diye bir gazeteciye verilen 30 Bin lira avantalar mı dersiniz?

Daha neler neler?

İnsan bazen sormadan edemiyor!

“Çocuklar kimlere emanet?”

Bakın bu sıralarda gündemde Kdz. Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgül var.

Okulda siyaset yapmaktan tutunda, Kdz. Ereğli Piri Reis Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin bahçesine izinsiz koydurduğu konteyner sahiplerinden kira almasından, öğretmenlerin atamasını durdurmasından, hafta sonları devlete ait araçları kendi şahsi işlerinde kullanmasından, memurlara yaptığı iddia edilen baskıdan dolayı şu an en çok konuşulan isimlerin başında geliyor.

Bugün bir dostumuz aradı ve Harun Akgül’ün şahsi işlerinde kurumun araçlarını kullandığını belirtirken, memurlara baskı yaptığını anlattı.

Bizde kendisini biraz araştıralım dedik.

Kendisi İmam Hatip mezunu!

Din bilgisinin bu kadar güzel anlatıldığı bir okulun öğrencisine bu tür olayların yakışmadığını biz kendisine söylemek istiyoruz.

Yine okulda siyaset yapılmayacağını, kendisine hatırlatmak istiyoruz.

Gerçi konu ile ilgili Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürü Züleyha Aldoğan hanımefendi bir soruşturma başlatıldığını söyledi ama inşallah Burçin Hanım için başlatılan soruşturmaya benzemez!

Hadi Burçin Hanımın arkasında herkese şantaj yaptığı iddia edilen kocası Ali Rıza Tığ var.

Harun beyin arkasında kim var?

Biz gerçekten merak ediyoruz.

ÖMER SELİM ALAN’IN KOLTUK SALLANTIDA!

Zonguldak Merkez’de Ak Parti’nin oylarının düştüğünü hep beraber gördük.

Bu sonuçlarda bize 9 ay sonra yapılacak olan Belediye Başkanlığı seçiminde Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın işinin çok zor olduğunu gösteriyor.

Tabi Ak Parti Genel Merkez bir daha kendisini aday gösterirse!

Ben göstermesini isterim.

Ama göstereceklerini düşünmüyorum.

Özellikle yeni kabinede Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı olan Mehmet Özhaseki’nin olması Ömer Selim Alan’ın işini biraz daha zora sokuyor.

Özhaseki Özcan Ulupınar’a yakın bir isim.

Söz hakkını Ulupınar’dan yana kullanacaktır.

Özcan Ulupınar aday olursa Zonguldak’ta bıçak sırtı bir seçim geçer ama Ömer Selim Alan ile devam denilirse “CHP’ye şimdiden hayırlı olsun” diyebiliriz.

Ak Parti yeni kabine ile 2002 ruhuna geri dönmeye hazırlanırken, bu değişimin Zonguldak’ta yaşanmaması anormal olur değil mi?

MUAMMER AVCI VE ZONGULDAK!

Gün içerisinde Ak Parti Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı ile görüşme fırsatım oldu. Ankara temasları, Zonguldak’a hizmet anlamında yapılacak işler konusunda güzel bir sohbetimiz oldu.

Bana göre kendisi Zonguldak için büyük bir şans ama ne yazık ki birtakım çevrelerin isteklerine boyun eğmediği için yine bir takım basın-yayın organları tarafından adeta topa tutuluyor.

Her gün ima dolu yazılarla yıpratılmaya çalışılıyor.

Peki bu yazılar neden yazılıyor?

İstedikleri olmadığı için!

Peki ne istiyorlar?

İstedikleri bürokratı, istedikleri kuruma müdür yapmak istiyorlar.

Bu müdürlerin kurumları bünyesinde yapılan ihalelere girip devleti soymak istiyorlar.

Kendi eş, dost, akrabalarını liyakat gözetmeden işe sokmak istiyorlar.

Bakın geçen gün isimsiz bir yazı paylaşıldı.

Zonguldak’ta bir partide kadın kollarında görevli bir hanımefendi Zonguldak milletvekillerinden birini aramış. Kendisine “başkanım” diyen kadına milletvekili sinirlenmiş.

“Başkan değil vekilim diyeceksin” diye de fırça atmış.

Muammer Avcı’ya bugün bu olayı sordum.

“Böyle bir diyalog yaşadınız mı?” dedim.

“Hiç benden öyle bir şey bekliyor musun, ben öyle birimiyim Ergin? Beni de kimse aramadı!” dedi.

Gerçekten de öyle biri değil, geriye kaldı 4 vekil.

Sizce kim olabilir?

Ya da bu isimsiz yazılara siz inanıyor musunuz?