Yakın çevrem Ömer Selim Alan hakkında ki eleştirilerimi,

Artık sonlandırmam gerektiğini düşünüyor.

İnanın birçok yazıyı, istemeye istemeye kaleme alıyorum.

Ama gerçekler konuşulmalı.

Konuşulmalı ki 5 yıl boyunca Zonguldak Belediyesinin dibine nasıl dinamit koyulmuş,

Tüm kamuoyu görsün.

Çünkü son bir yılda,

Selim Alan’cı teferruatın, zavallı halini hepimiz gördük.

Biz Doktordan Belediye başkanı olmaz derken,

Kimileri utanmasa,

Ömer Selim Alan’ın zemzem suyuyla yıkandığını söyleyecekti.

Şimdi Selim Alan’cı tayfanın,

Tahsin Erdem’i gözüne kestirmesinin nedeni,

Ömer Selim Alan’ın yaptıklarının gündeme gelmemesini sağlamak.

Selim Alan göreve gelmesinin ertesi günü,

Önce Muammer Akdemir’i arayarak belediyenin cep telefonlarını istemişti.

Aynı Ömer Selim seçimi kaybetmesinin ardından,

Yaklaşık 90 bin TL değerinde ki telefonu,

Hala belediyeye teslim etmedi.

Sadece kendisi mi?

Özel kalem müdürü,

Kolej arkadaşı,

Hepsi Belediyenin telefonlarını kullanıyor hala.

Bu da yetmezmiş gibi,

Faturayı da Belediye ye ödetiyorlar…

Telefonların ne zaman geleceği muamma.

Şimdi Selim Alan’ı öve öve bitiremeyenler,

Bu duruma ne diyecek?

Aynı Selim Alan,

Seçim sürecinde verdiği tüm iftar yemeklerinin faturalarını,

Zonguldak Belediyesine kestirmiş.

Öyle ufak tefek faturalarda değil…

Seçim döneminde yiyip içmişler hesabı tüm Zonguldak ödemiş.

Şimdi bu Allahtan reva mı?

Gece geç saatlerde sosyal medyada atarlı giderli paylaşımlar yapan Selim Alan,

Çıkıp bu iddialara bir cevap bile vermedi!

Doğrusu yakında oda Ali Rıza’nın aklıyla,

Çıkar basının karşısına,

Akın Kavi’nin benden talebi oldu diye yuvarlak cümleler kurar,

Yalanlarla kendini aklamaya çalışır…

Zira AK Parti’nin il başkanı Mustafa Çağlayan aynısını yaptı!

Ama nafile…

Biz haksızlıkla, çalanla, alanla mücadelemize devam edeceğiz.

Böyle olduğu için, garabetlerin taarruzuna maruz kalıyoruz.

Olsun…

Sırf bu yüzden birileri işini gücünü unutup,

Bizi dilinden düşürmüyor.

Kendi hayal dünyasında oluşturduğu ortaklıklardan,

Komplo teorilerinden bahsediyor.

Bak sefil;

Bir ortaklık konuşulacaksa Laz Mehmet ile senin ortaklığını konuşalım!

Sen onun arabasına binerken,

O senin neyine biniyordu onu konuşalım…

Ahlak erozyonuna uğramış bir insan,

Namusunu para karşılığı ayaklar altına alan,

Maması bozuğun,

Maması uğruna dün sövdüğünü bugün övmesine biz alışığız!

Yarın çağırırım onu yanıma,

Koyarım önüne parayı.

Beni de över…

Ama bizden uzak olsun.

Öyle ya bu aralar iyi dediği,

Fazla yaşamıyor!

Kimi övse,

Siyasi kariyeri son buluyor…