Bartın Platformu tarafından yapılan açıklamada HEMA'da yaşanan gelişmeler ve yapılmak istenilen enerji santrali için kaygılar dile getirildi. AçıklamaDA ÖNCEKİ Enerji ve tabii Kaynaklar Bakanı berat Albayrak'ın yanıltıldığı ileri sürüldü.

İŞTE O AÇIKLAMA


"Hattat Holding'e bağlı Hema A.Ş Amasra'ya geldiği günden bu yana yaptığı yanlış bilgilendirme çalışmalarına devam etmektedir. Daha önce bünyesinde çalıştırdığı 275 taşeron işçiyi (Ersamak ve Denfa işçileri) mağdur ederek işten çıkaran Hema şimdi de kendi bünyesinde çalışan çoğu sendikalı 209 işçiyi işten çıkarmakta, devlete, Eren Holding'e ve TTK'ya verdiği sözlere rağmen kömür üretimini bir başka bahara ertelemektedir. Hattat tıpkı daha önce Ereğli Kandilli de yaptığının aynısını Amasra'da yapmaktadır. Taşkömürü işletmeciliğini termik santral için koz olarak elinde tutmaktadır.
İşçilere yazdığı ihtarda TTK -400 kotunda çalışmalarını durdurmuş gibi bir algı yaratarak, bugüne kadar kurumun menfaatlerinden öte Hema'nın menfaatlerini gözeten TTK üst bürokrasisine haksızlık etmektedir. Oysa ki -400 kotunda çalışmayı durduran Çalışma Bakanlığı görevlileridir. Devlete taahhütlerini yerine getirmesi için açılan davada bilirkişilerle kurduğu ilişkiler açığa çıkan, devletten aldığı kdv iadelerine esas olan mal alımlarında, fahiş fiyat belirterek neredeyse kdv için aldığı iade ile malı aldıktan sonra kara geçtiği iddiaları konuşulan Hema, mevcut durumu da lehine çevirmek için dezenformasyona devam etmektedir.

Madencilik faaliyeti yürüten her görevlinin ihtiyacını önceden bileceği; havalandırma, iş güvenliği, kamulaştırmalar, tahsis izinleri gibi konularda firma gerekli çalışmaları yapmamış bu çalışmalar yerine Termik Santral peşinde koşmuş, bu alanlardaki aksaklıkları işçi çıkarma gerekçesi saymaya çalışmıştır. Maalesef bu ayrıntıları iyi bilen TTK üst bürokrasisi cevap vermek yerine emekliliğinde Hema'da hangi pozisyonda çalışacağının pazarlığını yapmaya çalışmıştır.

Anlaşılan o ki basında yer alan haberlere göre çalıştırdığı işçileri Termik Santral gönüllüsü olarak görevlendiren şirketin artık propaganda ihtiyacı kalmamıştır. Termik Santral için katlandığı yandaş basın da, işçiler de, TTK üst yönetimi de oyunun dışına itilmeye başlamıştır. Olası işçi direnişlerini daha önce çıkardığı taşeronu Ersamak'ta çalışan 183 işçi, 4 Temmuz 2018'de de taşeronu Denfa'da çalışan 92 işçide olduğu gibi sıkıntıları aştığında iş başı yaptıracağı vaadi ile susturmak istiyor.

Hükümeti de Hattat holdinge bağlı tüm çalışanları işten çıkarma tehdidiyle kredi talebine ikna etmeye çalışmaktadır. Termik santral iznine kolaylık sağlamak için kısa süre önce dönemin Enerji Bakanı Berat ALBAYRAK huzurunda Eren Enerji ile 7 milyon tonluk yerli üretim taahhüdünde bulunmuştu. Enerji Bakanı Berat ALBAYRAK tarafından cari açığı azaltma, ekonomiyi iyileştirme, üretim ve istihdamı azaltma anlaşması olarak kamuoyuna açıklanan protokolün de yalan olduğu ortaya çıkmıştır. Bölgeye geldiğinden bu yana istihdam, üretim yalanıyla halkı kandırmaya çalışan Hattat günümüzün Hazine ve Maliye Bakanı Berat ALBAYRAK'ı da yalanlarına ortak etmiştir. Sayın bakanın alet edildiği süreç ve işçi kıyımları nedeniyle kamuoyuna bir açıklama borcu olduğunu düşünmekteyiz. Bu noktada sendikaların sessizliğini anlamak güç olsa da bürokrasinin durması gereken yerde duracağına inancımızı yitirmek istememekteyiz.

Bartın ve Amasra halkı üzerinde yıllardır 11 bin işçi ve benzeri vaatlerle kandırmalarına devam eden şirket için artık "bu son" deme vakti geçmiştir. Devam eden hukuki mücadelemizin yanında işçi kardeşlerimize yapılan son haksızlıklar ile şirket ve şirketin bürokrasi-siyaset-basın ayaklarında destekçilerine sesleniyoruz:

Size termik santral yaptırmayacağız. Bartın'ın halkını yıllardır meşgul eden bu şirket karşısında her zaman ekmeğinin peşinde olan işçi kardeşlerimizin yanında duracağız. "Yerli kömür burada, milli işçi burada biz değil Hattat gitsin!" diyen emekçilerle sesimizi birleştiriyoruz."

Editör: TE Bilisim