Köyde yetiştirdikleri mısırların öğütülmesi için değirmenin yolunu tutan vatandaşlar, mısırlar bir taraftan taş değirmende öğütülürken diğer taraftan da Ramazan Çapkın ile sohbet ediyor. İlk başlarda derenin yakınına kurulan değirmen; derenin debisinin yükseldiği dönemlerde hasara uğrayınca konumu değiştirilerek daha üst kısma taşındı.
300 yılı aşkın hizmet veren değirmenin hikayesini anlatan 84 yaşındaki Ramazan Çapkın, "Değirmen büyük babamın babası yaptırmış. Büyük babama devretmiş. O babama, babam da bana devretti. Yaş 84 halen buradayım. Ancak benden sonraki nesil pek heves etmiyor. Günün büyük çoğunluğu burada oluyorum. Eskisi gibi değil. Eskiden buradan sıra bulunmuyordu. Gelen bir hafta sıra bekliyordu. Şimdi insanlar bahçesinden bir teneke mısır alıyor. Onu öğütüyor" diye konuştu.

Nesilden nesile yaşattılar
Çapkın, değirmenin nesilden nesile yaşatıldığını hatırlatarak "Ben burayı yaşatmaya çalışıyorum. Ama benden sonra kendi kendine yok olur. Büyük babamın babası yaptırmış. Ayakta tutmaya çalışıyoruz. Babam bu mesleğe beni öğretti. Orada taş dönerken buradan orada ne olduğunu bilirim. Artık her şey teknolojiye döndü. Aslında bu suyu enerjiye çevirebilsek daha iyi ama çocuklarım pek benimsemiyorlar. Dinamo konulup elektrik üretebilir" dedi.
Öte yandan doğal güzelliklerin içerisinde kalan değirmen ise havadan drone ile de görüntülendi. Sonbaharın yaklaşmasıyla dereden akan su ve sararan yapraklar, değirmeni ziyaret edenlere eski günleri hatırlatıyor.

Editör: TE Bilisim