Zonguldak'ta Doktor Hasan Koca, 2 kişi tarafından öldüresiye darp edilerek ormanlık alana bırakılmış ve ağır yaralanmıştı. Koca'nın tedavisi devam ederken Çaycuma Huzur Evi'nde hasta bakıcı olarak çalıştığı öğrenilen Murat İleri yaptığı paylaşımla hem dikkat hem de tepki çekmişti.
Dr. Hasan Koca'nın fotoğrafını paylaşan Murat İleri fotoğrafın altına "Kabul ediyorum iyi adam döverim. Bu bir nitelik ya da yetenek değil. Ama bir adam niye dövülür? Özellikle bir doktor niye kaçırılıp bir ormanda dövülüp yol kenarına koma halinde atılır? Elbette vardır bir sebebi. Hani bilin istedim. Vebali boynuna." diye yazdı. İleri, sonraki paylaşımında asla şiddeti savunmadığını ve kendisinin linç edilmeye çalışıldığını söyledi. Konunun medyada yer almasının ardından Murat İleri bu defa çalıştığı taşeron firmadan uzaklaştırıldı. Konuyla ilgili tartışmalar sosyal medya üzerinden devam ederken Murat İleri'nin Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı ile de ileri derecece sorun yaşadığı ortaya çıktı.
Yaşanan gelişmelerin ardından bazı taşeron firmalar çalışanlarına sosyal medya paylaşımları hakkında benzer olaylar yaşanmaması için uyarıda bulunmaya devam ediyor.

MURAT İLERİ NE YAZMIŞTI?
İleri'nin daha önce basına da yansıyan paylaşımı şöyle;
"Çaycuma Belediye Başkanı Kantarcı efendi yine sallamış işkembeden... Gazetecilik suçmuş.
Türkiye üçüncü dünya ülkesiymiş...
Düşünce suç olamazmış...
Bu ne yaman çelişki ey başkan efendi...
Senin hizmetlerine ilişkin iki satır olumsuz eleştiri yazanları ya da yine sana dair olumsuz siyasî tespitte bulunanları, gündüzü bile geçmeden dava eden yargılatmak için kırk takla atan sen değil misin?
Narsist kişilik yapın, hizmet anlayışının önüne geçmiyor mu?
Sırf bana yönelik dava ve avukat giderleri ile ayda iki ya da üç tane öğrenciye burs imkanı sağlardın!
Etrafına topladığın bir bisiklete tav ettiğin gazetecilikten geçinen kişileri de iyi biliyoruz...
Eğer gazetecilere emek açısından değer veriyor olsaydın; işinden emeğinden ve ekmeğinden ettiğin bu şehrin sahipsiz ve gariban belediye işçilerinden utanman gerekirdi..."

KANTARCI NE DEMİŞTİ?

Kantarcı haberin ardından yazılı olarak yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer vermişti;
"Zonguldak'ta yayın yapan bir televizyon kuruluşunun internet sitesinde,11 Ocak Perşembe günü, "Bu ne yaman çelişki başkan efendi" başlığıyla bir haber yayımlanmıştır. Belli çevrelerin tetikçiliğini yaptığı tüm Çaycuma tarafından bilinen bir şahsın, insani nezaketten tümüyle uzak şekilde kaleme aldığı hezeyanlardan oluşan haber, tümüyle bir maksada yöneliktir. Ortaya atılan iddiaların ciddiye alınacak hiçbir yanı olmamakla birlikte, aşağıdaki bilgilerin kamuoyuna açıklanması zorunlu görülmüştür.

Başkanlığımız tarafından makama ağır hakaret içeren yazı ve yorum yayınlayanlar dışında, hiçbir gazeteci hakkında hukuki yola başvurulmamıştır.
Kendisi gazeteci olmayan, ancak belli çevrelerin gücüne yaslanarak sosyal medya üzerinden belediyemizle ilgili düzeysiz paylaşımlarda bulunan şahısla ilgili kimi başvurularımızın olduğu doğrudur.
Bu başvurularla ilgili herhangi bir mahkeme masrafı ödenmemiştir. Üstelik açtığımız bir davada, mahkeme, şahsın, Facebook adresine erişimin engellenmesi talebini kabul etmiş, ancak karar teknik nedenlerle uygulanamamıştır.
Başkanlık görevim sırasında, tarihinin en büyük istihdam kapasitesine erişen Çaycuma Belediyesinde işinden, aşından edilen hiçbir arkadaşım yoktur, olamaz da. 2017 yılında işten ayrılan 19 kişinin 15'i kendi isteğiyle ayrılmış bulunmaktadır. 1 kişi devamsızlık, 1 kişi sağlık, 1 kişi görevi suiistimal, 1 kişi de hukuki gerekçelerle işten ayrılmıştır.
Hiçbir bilgiye dayanmadan dile getirilen iddialar, tümüyle "Çamur at, izi kalsın" yönteminin ürünüdür.
Bozuk bir Türkçe ile kaleme alınan ve art niyeti her satırında sırıtan bir paylaşımı, hiçbir araştırma gereği duymadan kullanan bir yayın organının, basın meslek ilkeleriyle ne kadar bağdaştığını kamuoyunun takdirine bırakıyor, saygılar sunuyorum."

Editör: TE Bilisim