CHP Zonguldak milletvekili Şerafettin Turpcu, Elmas TV mikrofonlarının sorularını yanıtladı. Son günlerde TBMM'de yaşanan tartışmalar hakkında bilgi veren Turpcu, yerel gündeme dair soruları da değerlendirdi.

Her bir yeniliğin partiye güç kattığına dikkat çeken Turpcu, CHP'nin kongre sürecinde örgütlerinde herhangi bir değişikliğe gidip gitmeyeceği konusundaki soruya, "Her kongre süreci partinin mevcut konumunu daha da yukarıya çıkarmak, daha da artırmak ile ilgilidir. Örgütlerde delege seçimleri ve ilçe seçimleri ile başlayan süreç kurultayla biter. Dolayısıyla her bir yenilik olumlu yönde olacaktır. Partiye bundan önceki süreçlerde olduğu gibi değişiklik güç katmıştır. Ancak bunun kararını verecek olan seçilecek delegelerdir. Biz milletvekilleri olarak seçilen yöneticilerle bir araya gelerek, partinin daha yukarıya çıkartılması adına görüşürüz" şeklinde yanıt verdi.

"ADALET KURULTAYI KURULACAK"

Delege seçimlerinden önce her mahalleye sandık kurulması gerektiğini savunan CHP'lilere ise katılmadığını açıkça belli eden Turpcu, "Cumhuriyet Halk Partisi büyük sınavlar verdi. Bizim milletvekili dönemimize denk gelen bu zor sınavlarda iki genel seçim yaşadık. Ardından darbe girişimi yaşadık. Peşinden Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana ilk kez bir referandum süreci yaşadık. Bundan sonra da büyük bir 'Adalet' yürüyüşünü gerçekleştirdik. Şimdi ise 26-30 Ağustos tarihleri arasında Çanakkale'de muhtemelen 'Adalet' kurultayı düzenlenecek" ifadelerini kullandı.

"DAHA FARKLI KONULARA KAFA YORSUNLAR"

Türkiye'nin zor bir dönemden geçtiğini belirten Turpcu, sandık kurmak isteyen CHP'lilerin daha farklı konulara kafa yormaları gerektiğine vurgu yaparak, "Şuan Türkiye öyle bir haldeki cihat derslerin içine konuluyor. Müftülük, din adamlarına bugün evlilik izni veriyor. Yarın 'evlendiren boşasın' diyecekler. Sonuçta biz Türkler kendi kültürlerimizi yaşamamız gerekirken, ilan etmemiz gerekirken, bugün Ortadoğu Kan deryası içerisinde. Büyük Ortadoğu Projesi ile beraber 10 bin km öteden, Avrupa'dan uzanan emperyalizmin Ortadoğu'yu ne hale getirdiği bellidir. Orada kan döken de kanı dökülenler de Müslümanlardır. Bizim partinin bu tür süreçlerle uğraşması gerekirken, bu süreçlere destek vermesi gerekirken referandum, seçim, darbe girişimi gibi ülke gündemini etkileyen konulara yönelmesi gerekirken bazı partililerin bu tarz bir eylem içinde olması, bunlarla meşgul olması doğru değildir.

9 Temmuz'daki büyük Adalet yürüyüşümüze destek veren, yer alan partililerimiz bunları düşünüyor. Bunlarla kafa yoruyorlar. İlçe yönetimlerimiz bunlarla meşgul oluyorlar. Biz nüfusuna göre yürüyüşe sayısal olarak en fazla desteği vermiş olan iliz. Bine yakın partilimiz Yeniçağda Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun önderliğinde muhteşem yürüyüşe katıldık" dedi.

"AKDEMİR İLE SORUNUMUZ BAŞKA"

Başkan Akdemir tarafından görevden alınan başkan yardımcısı Şenol Şanal'ın yerine Hikmet Cebeci'nin getirilmesine ise Milletvekili Turpcu, "Belediye yönetimi her ne kadar Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altından seçilmiş olsa da orada bir belediye başkanı var. Onun icraatları var. Kendi yetkisindedir. Belediye başkanı kendine göre bir karar almıştır. Yeni atanan arkadaşımıza hayırlı olsun. Bizim başkan ile olan tartışmamız bunlarla ilgili değil. İl başkanımızın vermiş olduğu demeçte bu zaten bellidir" şeklinde konuştu.

Fevkani Köprü ihalesiyle ilgili Başkan Akdemir'in bağımsız belediye meclis üyesi Turhan Demirtaş'ı bilgilendirmemesi üzerine,  basın açıklaması yayımlayan Demirtaş'ın iddiaları hakkında değerlendirmede bulunan Turpcu, "Orada sadece sayın Demirtaş meclis üyesi değil, AKP'li meclis üyeleri de var, MHP'nin de var, CHP'nin de var. Bu kadar meclis üyesi varken sadece bu çıkışın Demirtaş'tan gelmemesi lazım. Demek ki ciddi bulunmuyor ki bunu sadece Demirtaş açıklıyor. Demirtaş bağımsız herhalde bildiğim kadarıyla, diğer üç parti de bizim partimizin de meclis üyeleri var. öyle bir şey olsa zaten muhalefet partisi olarak MHP ve AKP bu soruları sorar. Demirtaş'ın açıklamasını ben bilmiyorum, sizden duydum" diye konuştu.

"GERÇEK BÜYÜK KAPIŞMA 2019'DA"

Son olarak çalkantılı geçen son günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaşananları yorumlayan Turpcu, "Ak Parti bu referanduma doğru ve referandumdan sonra ki şaibeli bir şekilde geçti biliyorsunuz. Partimiz önce Anayasa Mahkemesi'ne sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne konuyu taşıyor. Zaten bundan sonra Türkiye'nin yönetim biçimi değişti. Meclis diye bir şey kalmadı. Sadece şekil olarak var. Kalanını da iş tüzük değişikliği ile AKP değiştiriyor. Konuşma haklarımızı da tırpanladı. Dolayısıyla artık esas büyük kapışma 2019'daki gerçek anlamdaki seçimle yaşanacak.  Biz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak Cumhuriyet değerlerine bağlı Türkiye Cumhuriyeti'nin birlik ve bütünlüğünü düşünen insanlar olarak 2019 Cumhurbaşkanlığı seçiminde ve aynı gün yapılacak milletvekili seçimlerinde bunları engelleyemezsek, bu seçimleri kazanamazsak, o zaman tabi Türkiye'nin başı çok daha farklı belalarla karşı karşıya gelir" dedi.

"MECLİSİN TADI TUZU KALMADI"

İç tüzük değişikliklerinin AKP ve MHP oylarıyla geçtiğini ifade eden Turpcu, "Meclisin tadı tuzu kalmadı. Tartışmaları da minimuma indirecek iş tüzük değişiklikleri maalesef gene AKP ve MHP'nin oylarıyla geçti.  Türkiye gergin, trafik gergin. Referandumda 'evet' çıkarsa terör bitecek, pahalılık bitecekti ancak öyle olmadı. Türk halkının gözü tıpkı Türk filmlerinde gözü aniden açılan körünki gibi açılacaktır. İnsanların gözleri görmeye başlayacaktır. Son bir haftada olanlara bakarsak Atatürk heykeline açıktan saldırı yapıldı. Cihat kitaplara girdi, evrim teorisi kalktı. Yarın ne olacak? Belediye nikahı ile evlenenler ya da imam nikahı ile evlenenler diye toplumda ayrışma meydana gelecek. Avrupa'da böyle değil. Avrupa'da geçerli olan nikah resmi nikahtır. Kiliselerde yapılanlar formalitedir. Meclis 1 Ekim'e kadar tatile girdi. Açıldığında çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bizim bunlara teslim olacak bir durumumuz kesinlikle yok. 2019'da veya daha önce de yapılabilir; Cumhurbaşkanlığı seçiminde 'hayır' cephesindeki herkes 'evet' verip değişen hiçbir şey olmadığını gören vatandaşlara destek verecektir. Parlamenter rejimi tekrar getireceğiz. Evet oyu veren vatandaşlarımızın da desteğiyle herkesi kapsayacak bir Cumhurbaşkanı adayımızla bu işi sonlandıracağımıza inanıyoruz. 432 Kilometrelik Ankara İstanbul Büyük yürüyüşü bizim bu konuda ne kadar kararlı olduğumuzu genel başkanımızın bu konuda ve parti yönetimlerimizin bu konu ne kadar kararlı olduğumuzu ortaya çıkarmıştır. Zonguldak örgütleri olarak il başkanımız, ilçe başkanımız, milletvekili arkadaşlarımızla beraber bu konuda gerçekten yüksek puanla sınıfı geçtik. Bu anlamda il başkanımızı, bütün ilçe başkanımızı, parti örgütlerimizi ve partilerimizi hepsini belediye başkanlarımızı da tebrik ediyorum" diye konuştu.

Editör: TE Bilisim